Sıradan zamanların seçkin anlarından biriydi. Günlerin adı Perşembe, saatler hep On altı on. Çakılıp kalmıştı akrep yelkovan. Ne bir adı öte, ne bir adım beri. Öteki tarafta üç emanet, kapıları iyice kilitleyin diye tembih etmişti. Şehirde bunca it kopuk, insan siluetine bürünmüş bunca şeytan var iken, akıl akla etmeliydi dirayet. İzmir’de, Alsancak’ta. Akşam üzeri saat tam on altı on. Soğuktu, ayazdı. Adliye binası hınca hınç insan doluydu. Kimi ekmek derdinde, kimisi çıkacağı mahkemesinin derdinde, kimi zanlı, kimi şahit, kimi iyi hal kağıdı almak derdinde. Binlerce can, onları evlerinde bekleyen on binlerce insan. Binleri korumakla görevli üç beş polis. Her biri anne, baba, yenge, hala. Bilahare her biri bir can, her biri insan. İnsan olmak ete bürünmüş kemikten ibaret değildi mutlak. Ete bürünmüş kemik daha vardı iki tane. Ruhlarını teslim almış şeytan. Gözlerinde kin, gözlerinde nefret. Yakarım yıkarım sandı yağlı urgan. Teslim alırım sandı insanlığı gözlerini bürümüş kan. Oysa bu topraklarda analar ne çok doğurmuştu kahraman. Araçları bombalarla dolu, keleşler, roketatarlar, silahlar. Fethi SEKİN “Dur” dedi, durmadılar. Havaya ateş açtı, kaçtılar. Arabayı patlattılar. Kalleş keleşleri ile sıktılar. Yılmadı Fethi SEKİN, koştu arkalarından. Ne ana, ne baba, ne evde bekleyen yar, ne gül kokulu evlatlar. Taşıdığı yük Seyit onbaşının omuzladığı bombalar kadar. İzmir’de Alsancak’ta gün batıyordu, İt oğlu it, yine düşman çanağı yalıyordu ,Fethi Sekin Bedr’in aslanları gibi kükrüyordu. Panikledi düşman. Ne adliyeye girebildi. Ne yüzlerce insan öldürebildi. Karşısında tek bir insan. Fethi SEKİN; KAHRAMAN. Onca bomba, silah cephane karşısında tek bir silah, kutsal, yeminli beylik silahı vardı. Gözlerinde ne korku, ne telaş, aklında yalnızca vatan. Tek beylik tabancası ile ölene kadar savaştı. Sonunda şehadet ile kucaklaştı. Kabristanın nur, şefaatçin Peygamber olsun KAHRAMAN Kapıyı çaldı görev arkadaşları. “Babamız evde yok açamayız kapıyı” dedi yavrucaklar. Kapı arkasında ağladı arkadaşları. “Babanız artık hiç olmayacak” nasıl denirdi şimdi? Pak bedenin toprağa verildi Cuma’dan, Bak melekler taç yapmış saçlarına papatyadan. Dua gönder ülkeme peygamber ocağından Kabristanın gül, mekânın cennet olsun KAHRAMAN. Geride bıraktığın altın yumağı üç aslan yetim ,Emanetin her biri evladı artık bu aziz milletinGül yüzlü şehit polis memuru Fethi Sekin Kabristanın ışık, Komşun Muhammed (sav) olsun KAHRAMAN. Güle güle git KAHRAMAN.