Günlük dilde, zarif ve şık giyinen kişiler için kullanılan "İki Dirhem Bir Çekirdek" deyiminin kökeni, Osmanlı altınına dayanıyor. Osmanlı döneminde, değerli taşların ve altınların ağırlık ölçümünde keçiboynuzu çekirdekleri kullanılıyordu. Her bir keçiboynuzu çekirdeğinin ağırlığı 200 miligram olarak sabit kabul edilirken, 16 çekirdek bir "dirhem" ediyordu.
Bir Osmanlı altını ise tam olarak 33 çekirdek, yani 2 dirhem ve 1 çekirdek ağırlığındaydı. Bu nedenle, altın gibi değerli görülen kişilere veya nesnelere "iki dirhem bir çekirdek" benzetmesi yapılarak zenginlik ve şıklıklarına vurgu yapılıyordu. Ayrıca, keçiboynuzunun Latince adı "Ceratonia" ve Arapça karşılığı "Carrat", bugün kuyumculukta kullanılan "karat" ölçüsünün de kökeni olarak biliniyor.
Bu tarihi deyim, günümüzde hâlâ insanların zarafetini ve şıklığını övmek için sıkça kullanılmaya devam ediyor.