Şar Dağı’nın kuzey eteğinde, beldeye yaklaşık 1 kilometre mesafede bulunan ve halk arasında "Damlalı Ziyareti" olarak bilinen mağaranın tavanından damlayan su damlacıklarından dolayı bu isimle anılıyor. Yaklaşık 25 metrekarelik bir alana sahip mağara, tavanından damlayan suyun çevresindeki taşları oyarak doğal havuzlar oluşturmasıyla dikkat çekiyor. Ancak bu mağarayı özel kılan yalnızca doğal yapısı değil, halk arasında anlatılan efsaneler ve taşıdığı manevi değer.
YEDİ OYUKTA GİZLENEN HİKAYE
Mağaradaki yedi oyuk, yörede yaşayan halkın kutsal kabul ettiği su teknelerini oluşturuyor. Rivayete göre, mağara İslam tarihinde önemli bir yere sahip olan Eshab-ı Kehf’e ulaşan "Yediler" tarafından kullanıldığı düşünülüyor. Bir dönem burada saklanan Yediler, su teknelerinden akan damlaları içerek hayatlarını sürdürüyor. Her bir teknedeki suyun, Yediler’den birine ait olduğu düşüncesi mağaranın inanç atmosferini güçlendiriyor.
MAĞARANIN SUYU ŞİFA KAYNAĞI OLARAK GÖRÜLÜYOR
Mağaranın suyu, bölge halkı tarafından şifa kaynağı olarak görülüyor. Çocuk sahibi olamayan kadınlar, evlilik sorunları yaşayanlar ya da bahtı kapalı olduğunu düşünen gençler mağarayı ziyaret ederek dilek tutuyor. Geleneklere göre, yedi farklı tekneden birer avuç su alınarak toplanıyor ve bu suyla abdest alınıyor. Çocuğu olmayan kadınların bu suyla yıkanarak şifa bulacağına inanılıyor. Ancak kutsal sayılan bu suyun ticari amaçla satılması ya da mağaranın belirli ahlaki kurallara uyulmadan ziyaret edilmesi hoş karşılanmıyor. Rivayetlere göre, bir dönem suyun amacı dışında kullanılmasından dolayı kuruduğu, ancak dualarla yeniden akmaya başladığı anlatılıyor. Damlalı Ziyareti’ne gelenlerin inanca uygun bir şekilde hazırlanması gerektiğine inanılıyor. Ziyaretçiler, mağaraya en temiz ve özenli kıyafetleriyle gidiyor ve abdestli olmaya dikkat ediyor. Mağara ziyaretleri sırasında genellikle yemek pişirilip ikram edilmesi de geleneklerin bir parçasını oluşturuyor. Topluca yapılan dualar ve paylaşılan ikramlar, ziyaretin manevi boyutunu daha da güçlendiriyor.