Kahramanmaraş denince akla gelen ilk isimlerden biri olan Ökkeş, sadece bir ad değil, aynı zamanda bölgenin kültürel ve tarihi bir simgesi. Ökkeş adının kökeni, Hz. Peygamber’in sahabelerinden ve bölgeyi fethetmeye gelen Ukkaşe Hazretleri’ne dayanıyor. Türbesi, Maraş ile Antep arasında, eski adı Gavur Dağı olan Nur Dağı’nın zirvesinde bulunuyor ve halk arasında hakkında çeşitli menkıbeler anlatılıyor.
Ökkeş adı, zamanla yöre halkının kimliğinin bir parçası haline geldi. Gaziantep, Kilis, Hatay, Osmaniye ve Adana gibi şehirlerde de yaygın olsa da, Kahramanmaraş’ta sembolik bir anlam taşıyor. Maraşlıları temsil eden bir isim olarak kullanılan Ökkeş, halk arasında sıkça erkek çocuklarına verilen adlar arasında yer alıyordu. Bu bağlamda, Ökkeş adı “Maraşlı” kelimesinin bir karşılığı haline geldi.
MARAŞ’IN HİKÂYESİNİ ANLATAN BİR SEMBOL OLARAK YAŞAMAYA DEVAM EDİYOR
Yöre halkı arasında Ökkeş ismi etrafında şekillenen fıkralar da oldukça yaygın. Halk bilimi literatüründe “mahallî tip” olarak tanımlanan bu karaktere dair birçok fıkra anlatılıyor. Örneğin, bir baba ve oğul arasında geçen şu kısa diyalog bu mizahi anlatımı özetliyor:
- Ökkeş Emmi: Oğlum, kardeşin Ökkeş’i gördün mü?
- Oğlan: Gördüm baba! Ökkeş, dayımın küçük oğlu Ökkeş’le tarlaya gitti.
Ökkeş ismi ayrıca Gülten Akın’ın 1960’lı yıllarda yazdığı “Maraş’ın ve Ökkeş’in Destanı” adlı eserde de ölümsüzleştirilmiştir. Şair, bu destanda Maraş’ın kurtuluşunu bir Ökkeş karakteri üzerinden anlatmıştır. Tarihte ve halk kültüründe önemli bir yere sahip olan bu isim, Mağralı Ökkeş gibi Millî Mücadele kahramanlarından, hikâye anlatıcısı Fırıldak Ökkeş’e kadar pek çok önemli kişiyi temsil eder. Ancak son yıllarda Ökkeş isminin kullanımında azalma olduğu gözlemlenmektedir. Kahramanmaraş ve Ökkeş ismi, şehrin tarihi ve kültürel mirasını yansıtan önemli bir bağ oluşturmaya devam ediyor. Bu köklü isim, geçmişten günümüze Maraş’ın hikâyesini anlatan bir sembol olarak yaşamaya devam ediyor.