Elbistanlı köklü bir ailenin ferdi olan Abdülhamid Bey, hem Çanakkale’de hem de Anadolu’nun işgal yıllarında gösterdiği fedakârlıklarla adını tarihe yazdırdı. 1899 yılında Elbistan’da dünyaya gelen Sinanoğlu Abdülhamid Saydam, küçük yaşlardan itibaren disiplinli bir eğitim aldı. Denizli İdadisi’nden mezun olan Saydam, I. Dünya Savaşı yıllarında Çanakkale cephesinde çarpıştı. Osmanlı’nın dört bir yanında süren mücadelelere tanıklık eden genç Abdülhamid, bu savaşta kazandığı tecrübeyi, ilerleyen yıllarda vatanını savunmak için kullanacaktı.
FRANSIZ İŞGALİNE KARŞI ELBİSTAN’DA ÖRGÜTLENME
Maraş’ın 1919 yılında Fransızlar tarafından işgal edilmesiyle memleketine dönen Abdülhamid Saydam, düşmanın yalnızca Maraş’ı değil, Elbistan üzerinden Sivas’a ulaşabileceğini öngördü. Bunun üzerine vakit kaybetmeden Elbistan ve Karadut köyünde silahlı çeteler oluşturarak direnişe geçti. Maraş’ta Arslan Bey önderliğinde başlayan mücadeleye destek vermek için çeteleriyle birlikte şehre giren Abdülhamid Bey, burada şehir içi çatışmalara katıldı. Aynı dönemde Sivas’tan bölgeye gelen Yörük Selim Bey, Elbistan Jandarma Komutanı Muhtar Bey ve Nakıpoğlu Muin Bey gibi direnişin önemli isimleriyle birlikte hareket etti. Yanlarında yaklaşık 200 silahlı çete bulunuyordu. Maraş’ın düşman işgalinden kurtarılmasının ardından Urfa ve Antep cephelerinde de savaşarak Kuvayı Milliye’nin en aktif unsurlarından biri oldu.
BAĞIMSIZLIK YOLUNDA SON SAVAŞ: İZMİR VE AFYON CEPHELERİ
Maraş’taki zaferin ardından Anadolu’nun dört bir yanındaki bağımsızlık mücadelesine katılan Saydam, İzmir ve Afyon cephelerinde de görev aldı. Türk ordusunun nihai zaferine tanıklık eden Abdülhamid Saydam, savaş sonrası sivil hayata döndü ve memuriyet görevine başladı.
KURTULUŞ SAVAŞI’NDAN SONRA DEVLET HİZMETİNDE
Kurtuluş Savaşı’nın ardından devlet kademelerinde çeşitli görevlerde bulunan Sinanoğlu Abdülhamid Saydam, Reji (Tekel) Müdürlüğü, Elazığ Kaymakam Vekilliği, Isparta Seferberlik Müdürlüğü gibi önemli pozisyonlarda yer aldı. Son olarak Denizli’de Toprak Mahsulleri Ofisi Müdürü olarak görev yaparken sağlık sorunları nedeniyle İzmir’de tedavi altına alındı. Ancak tüm çabalara rağmen 1952 yılında hayata gözlerini yumdu. Milli mücadeledeki kahramanlıklarıyla adını tarihe yazdıran Abdülhamid Saydam, vatanı uğruna gösterdiği fedakârlıklarla unutulmaz isimler arasında yerini aldı. Onun mirası, Türkiye’nin bağımsızlık yolundaki azim ve kararlılığının en önemli örneklerinden biri olarak hatırlanmaya devam ediyor.