Maraş’ta doğan İbrahim Efendi, şehrin savunmasında önemli bir rol oynadı. Maraş sokaklarında işgal güçlerine karşı verilen mücadelede kritik anlardan biri, Üdürgücü Mescidi (İklime Hatun Türbesi) önünde yaşandı. Şehrin sokaklarında çatışmaların başladığı ilk günlerde, burada bir Fransız askeri vurularak yol ortasında kaldı. Sürekli devam eden karşılıklı ateş nedeniyle ne Fransızlar ne de Türkler cesede yaklaşabildi. Ancak gece karanlığında, Ermeni Şekerci Agop'un oğulları hızla davranarak askerin silah ve cephanesini ele geçirdi. Bu gelişme, Ciğerzadeler’in cesur ferdini harekete geçirdi. Komşusu Şekerci Agop’un kapısına tek başına dayanan İbrahim Efendi, Üdürgücü hocanın evinde bulunan çetelerin silah ve cephaneyi istediğini, aksi halde eve baskın yapacaklarını belirtti. Kararlılığı sayesinde, düşmandan alınan silah ve mühimmat, Türk direnişçilerine geçti.
SAVAŞTAN SONRA DA MÜCADELESİNE DEVAM ETTİ
Milli Mücadele yıllarında kahramanca savaşan İbrahim Efendi, çarpışmalardan birinde ayağından yaralandı. Ancak mücadeleyi bırakmadı. Savaşın ardından, topluma hizmet etmeye devam ederek Çarşıbaşı Camii'nde imam hatip olarak görev aldı. Eşini 1926 yılında kaybeden İbrahim Efendi, daha sonra iki evlilik daha yaparak geniş bir aileye sahip oldu. Dört kız ve beş oğul yetiştiren bu kahraman vatan evladı, 1971 yılında hayata gözlerini yumdu.
MİRASI YAŞAMAYA DEVAM EDİYOR
Milli Mücadele’nin isimsiz kahramanlarından biri olan Ciğerzade İbrahim Efendi’nin cesareti ve vatan sevgisi, Maraş halkının hafızasında yaşamaya devam ediyor. O, sadece bir savaşçı değil, aynı zamanda Türk milletinin bağımsızlık için gösterdiği azmin bir simgesi olarak anılmaya devam ediyor.
