Fransa'nın ilk resimli gazetesi olan ve haftalık yayımlanan L'Illustration Gazetesi, 15 Nisan 1854 tarihinde Kırım Savaşı'na katılan Maraşlı Kara Fatma'nın hikayesini okuyucularına duyurdu. O dönem 60 yaşında olan Kara Fatma, Avrupa basınının dikkatini çeken bir figür haline geldi. Gazetenin aktardığına göre, Kara Fatma ve emrindeki 300 atlı başıbozuk ile gönüllü olarak Kırım Savaşı'na katılarak büyük bir başarı elde etti. Peygamber adına savaşa çağrıldıklarında, aşiretlere bağlı başıbozuk denilen düzensiz birliklerin, güçlü bir İslami ruhla donatılmış, özgürlüklerine düşkün ve genellikle büyük bir tehlike olmadıkça Sultan’ın otoritesine tabi olmadıkları kaydediliyor.
KÜÇÜK ASYA'NIN YIRTICI KADIN LİDERİ
Kara Fatma yırtıcı görüntüsü, güneşten kavrulmuş teni, erkeksi kıyafetleri ve silahlarıyla Küçük Asya'nın dağlarından gelmiş bir lider olarak dikkat çekiyordu.
Kara Fatma'nın savaşta yer alışı, o dönem dünya genelindeki gazetelerde ve savaş anılarında yer aldı. Avrupa basınında "en çok konuşulan kadın" unvanını kazanan Maraşlı Kara Fatma hakkında farklı gazetelerde farklı bilgiler yer alıyor; bazıları onun Kürt aşiretine mensup olduğunu iddia ederken, diğerleri Türkmen kökenli olduğunu belirtiyor.
Maraşlı Kara Fatma'nın ayrıca 1839'daki Nizip Savaşı'na da katıldığı rivayet ediliyor. Onun hikayesi, dönemin tüm Avrupa basınında ve savaş literatüründe önemli bir yer tutuyordu, kahramanlıkları ve liderlik yetenekleriyle tanınıyordu.
MARAŞLI KARA FATMA SULTAN'IN AFFI İÇİN YOLA ÇIKTI
Maraşlı Kara Fatma, kocası Kandiye zindanlarında tutuklu olduğu için Sultan'a olan sadakatini göstermek ve affedilmesi için mücadele etmek üzere harekete geçip, başıbozuklarıyla birlikte bu önemli göreve soyunduğu söyleniyor.
Üsküdar'a vardığında hemen Sultan'a haber gönderilmiş ve Ramiz Çiflik barakalarında kendisiyle görüşme fırsatı bulmuş. Daha sonra Tuna kıyılarında devam eden savaşa katılmak üzere Edirne'ye doğru 27 Mart'ta yola çıkmış. Kara Fatma'nın geçtiği her şehirde, kendisinin ve emrindeki süvarilerinin görkemi, yanlarında taşıdıkları para dolu torbalarla yüklü katır ve develer, özellikle kadınların ilgisini çekmiş ve sokakları doldurmuş.
Üsküdar'a girişinde geniş kollu kürkü, beyaz şalvarı ve sarı çizmeleriyle dikkat çekmiş olan Kara Fatma, belinde çift tabanca ve yatağan ile elinde paçavranın sallandığı bir mızrak taşıdığı gazete resminde görünüyor. Başını sarı kumaşla sarmış, ne fes ne de türban gibi bir başlık takmamış ve takı da kullanmamıştı.
Kara Fatma'nın yanında, sarık altında devasa bir fes taşıyan ve eski bir fistan giyen erkek kardeşi atını sürerken, kafileyi koruyan iki korumanın arkasında ise sarkık kürk külahıyla ve küçük tınılarla kafileyi eğlendiren bir kişi bulunuyor. Bu kişi, aslında Kara Fatma'nın hem soytarısı hem de baş çalgıcısı olarak kayıtlarda yer alıyor.
Kanyaklara göre; doğum ve ölüm tarihi kesin olarak bilinmeyen Maraşlı Kara Fatma’nın mezarının Kahramanmaraş’ın Andırın ilçesine bağlı Yeşilova mahallesindeki kabristanda olduğu belirtiliyor.