Sade mimarisiyle göz dolduran Salman- ı Pak Türbesi, sadece bir ibadet noktası değil; aynı zamanda bölgenin kültürel belleğinde özel bir yer tutuyor. Pazarcık halkı için bir gelenek, bir bağ ve bir kimlik göstergesi olan türbe, geçmişle bugünü buluşturan özel bir nokta olarak varlığını sürdürüyor. Salmanıpak Mahallesi’nde bulunan türbe, 17. yüzyıldan günümüze ulaşan yapısıyla ziyaretçilerin dikkatini çekiyor. Halk arasında türbede yatan kişinin, Alevi-Bektaşi inancında önemli bir yeri olan ve Cem ibadetinde “sakka” (su taşıyıcısı) görevini üstlenen Salman-ı Pak olduğuna inanılıyor. Bu inanç, türbenin manevi değerini daha da artırırken, ziyaretçilerin burayı bir ibadet ve huzur mekânı olarak görmesine vesile oluyor. Yılın her döneminde yoğun ilgi gören türbe, dua edenlerin, dilek tutanların ve manevi arayış içinde olanların uğrak noktası haline geliyor.
TARİHİ YAPISINI KORUYOR
Zaman içinde bazı onarımlardan geçen türbe, büyük oranda özgün yapısını koruyarak günümüze ulaşmayı başardı. 1963 yılında türbenin batı tarafına betonarme malzemeyle sade bir cemevi eklendiği biliniyor. Ancak bu eklenti, türbenin tarihi dokusuna zarar vermeyecek şekilde yapıldığından, özgün mimari çizgilerinin büyük ölçüde korunduğu görülüyor.
