TBMM Genel Kurulu, kapalı oturumla toplandı. TBMM kapalı oturumunda, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler'in Genel Kurulu bilgilendirmelerinin ardından siyasi partilerin temsilcileri görüş ve önerilerini açıkladı. 5 saat süren kapalı oturum sona erdi ve birleşime ara verildi. TBMM Genel Kurulu, aranın ardından Meclis Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca başkanlığında toplandı. Gündem dışı konuşmalar bölümünde söz alan CHP Tekirdağ Milletvekili Nurten Yontar, meme kanserine dikkat çekmek amacıyla peruğunu çıkararak, "Dikkatinizi çekerim, konu hakkında bilgilenmek için ayrıca MEMEDER’lere de başvurabilirsiniz. Bu hastalığın vücudunuzda yarattığı bazı değişiklikler var; ameliyat sonrası memenin küçülmesi veya tamamen alınması, vücut direncinin azalması, saç dökülmesi ama bunlardan asla korkmayın. Sizin vücudunuz her şeyden önemli, öncelikle vücudunuzu sevin. Biz kadınlar emin olun çok güçlüyüz, yaşamak güzel fakat sağlıkla, sağlıklı yaşamak ve yaş almak her şeyden daha güzel diyerek Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. Asla, asla, saçınızın dökülmesinden de asla korkmayın" ifadelerini kullandı.

Ardından Karaca, çocukların her türlü şiddet, ihmal ve istismardan korunarak akıl, ruh ve beden sağlıklarının gelişimi için alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla TBMM Başkanlığına sunulan Meclis Araştırma Önergesi üzerine partilere söz hakkı verdi. 

'ANNELER İYİ BESLENEMEDİĞİ İÇİN ÇOCUKLAR DA GELİŞİMİNDE MAĞDUR OLUYORLAR'

Saadet Partisi Grubu adına söz alan Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap, "Şimdi, önümüzde Narin yavrumuz var. Bir sembol olarak ortaya çıkmıştı o ama daha önce bu şekilde benzeri kadın cinayetleri, çocuk cinayetleri, istismarlarıyla ilgili sosyal medyanın da biraz aktive etmesiyle gündeme getirmiştik Genel Kurulda. Bu SMA’lı çocuklar için bir Meclis araştırma önergesi verilmişti, komisyon kurulmuştu, onun raporu vardı; o rapor nasıl uygulamaya geçmediyse aynı şekilde bunun da havada kalmaması gerekiyor. Türkiye'de çocukların mağduriyeti doğumla birlikte başlıyor. Türkiye'de yeni doğan çocuklar için bezden yüzde 20 KDV alıyorsunuz. Mamayı aileler alabilir, alamaz, çok çok pahalı; devletin sübvansiyonu yok, desteği yok. Orada yüzde 20 KDV alıyorsunuz; dünyanın en pahalı mamasını veriyorsunuz, dünyanın en pahalı bezini çocuklara veriyorsunuz. Anne ve aile yoksulluğu açlık sınırının altında. Anneler iyi beslenemediği için çocuklar da gelişiminde mağdur oluyorlar, büyümesi, beslenmesi, barınmasıyla ilgili sıkıntılar var. Bakın, değerli arkadaşlar, sizin 20 yıllık AK Parti iktidarında çocuklara vermiş olduğunuz değersizlik diyeyim. Rahim ağzı kanseri için yapılacak olan aşıyı hala ne SGK ne Sağlık Bakanlığı onaylamadı. Ben burada bir siyasi oluşumu veya bundan bir siyasi malzeme çıkarma değil. Çocuklar siyasete alet edilmemeli, çocuklar için yapılması gereken en iyi şey, en üst düzey şey ne varsa o yapılmalı ama çocukları nerede mağdur ediyorsunuz?" ifadelerini kullandı.

'8 YAŞINDA BİR ÇOCUK NEDEN İNTİHAR EDER ARKADAŞLAR?'

İYİ Parti Grubu adına söz alan Tekirdağ Milletvekili Selcan Taşcı Hamşıoğlu ise "2015- 2023 arasında çocuğa cinsel istismar dosyaları 2’ye katlanmış, vaka sayısı artıyor ancak kovuşturma ve mahkumiyet oranları azalıyor, demek ki bizim ilk suçta 2’nci suçu işleme cesaretini kıracak bir sistem inşa etmemiz gerekiyor, bir kereden neler olabileceğini bütün zihinlere ne hissetmemiz gerekiyor. Anayasa 41 var, TCK 77 var, geçen hafta da söyledim, bizim bir Çocuk Koruma Kanunumuz var ama o kanunu ihlal edip tecavüzcüsüyle karşı karşıya getirdiğimiz için ölen çocuğumuz da var, demek ki bizim yasaları uygulamak konusunda bir ahlaki devrim yapmamız gerekiyor. Altı ayda 343 çocuk önlenebilir sebeplerden ölmüş, çok endişelenmemiz gereken başka bir veri, altı ayda 31 çocuk intihar etti. 2022 yılındaki 4 bin 146 intihar vakasının 81'i 15 yaş altı, 410'u ise 15- 19 yaş arası çocuklar. 8 yaşında bir çocuk neden intihar eder arkadaşlar? Ne yaşamış olabilir veya neleri yaşayamamış olabilir şu hayatta? Biz, bunları algılayabilecek hassasiyette sensörlere sahip bir koruma sistemi inşa edilsin istiyoruz. İYİ Parti olarak, Lanzarote Sözleşmesi’nin yükümlülüklerine uyulmasını, Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin her kanunun çocuğa dönük hazırlanışında temel alınmasını, taşımalı sistemin sonlanmasını, okulların fiziki koşullarının iyileştirilmesini, köy okullarının yeniden açılmasını aslında toplumsal dil ve yargılara dair doğru bilinçlendirmenin müfredata alınmasını istiyoruz" diye konuştu.

'ŞİDDETE KARŞI SIFIR TOLERANSTA BİREYLERE SORUMLULUK DÜŞÜYOR'

Hamşıoğlu'nun ardından söz alan MHP Çankırı Milletvekili Pelin Yılık, şiddete karşı sıfır tolerans ile mücadele edilmesi gerektiğini belirterek, "Şiddete karşı sıfır toleransla mücadele kapsamında birey olarak hepimizin üzerine büyük sorumluluklar düşmektedir. Vicdani sorumlulukla hareket ederek şiddetle mücadele için aksiyon almalıyız. Toplumumuzu korumak, geleceğe güvenle bakan nesiller yetiştirmek için şiddetin karşısında kalkan olmak en önemli görevimiz olmalıdır. Şiddet karşısında sessiz kalamayız. Şiddetle mücadelede yaşadığımız sıkıntıları aşmak için toplumsal dönüşüme ihtiyacımız var. Bunu bir toplumsal yapı problemi olmaktan çıkarmak için vicdani sorumlulukla hareket ederek el ele vermek zorundayız. Ne yazık ki toplumumuzun iki hassas değeri olan kadınlar ve çocuklar bir insan hakkı ihlali olan şiddet kavramının en mağdur tarafı oluyorlar" dedi.

'NARİN OLAYI KİNCİ SUSURLUK DAVASIDIR'

DEM Parti Grubu adına söz alan Mardin Milletvekili Salihe Aydeniz ise "Bu çatı altında, bu ülkenin yaşam standartlarını, halkların refahını, toplumsal gelişimini nasıl sağlayabileceğimizi, ekonomisini iç ve dış barışını konuşmalıydık ama bir çocuğun katledilmesinin, bir çocuğun cenazesinin 19 gün boyunca nasıl bulunmayışını konuşmak için ve bunun üzerine bir komisyon kurmak için buradayız. Ne yazık ki Diyarbakır surları ile İstanbul surları birbirine kadın cinayetleriyle, çocuk cinayetleriyle bağlandı, böyle bir durumdayız. Narin 8 yaşındaydı, yaşayacak bir hayatı, gerçekleşecek hayalleri vardı ama tüm hayalleri üç dakika içerisinde sona erdirildi. En son 15.15’te köy okulunun kamerasında görüldü, oradan camideki kurstan çıktı, 15.18’de buradan arkadaşlarına el salladı ve 19 gün sonra evinin içinde, yatağında, güven ve huzur içinde uyuması gereken Narin’in cenazesi evinden 3 kilometre uzakta, dere yatağında gizlenmiş olarak bulundu. Neredeyse tüm köy suça ortaktı. Aile hemen telefonların hepsini kapattılar, bütün mesajlarını sildiler, adeta organize bir şekilde hareket ettiler. Saklanan neyse artık, kendilerini koruyan yalnızca avukat ordusu değil, kim bilir daha hangi aparatlar, kimler kimler 40 yıl boyunca tanıyor ve koruyorlardı ki aile en başından beri şok edici bir şekilde, özgüvenle hareket ediyordu. Daha önce de söyledik, bugün burada yeniden söyleyelim: Narin olayı, Narin davası ikinci Susurluk davasıdır" değerlendirmesinde bulundu.

'SİZ SUSTUNUZ AMA SOKAKLAR SUSMADI'

CHP Osmaniye Milletvekili ve Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya, hukuk sisteminin yerle bir olduğunu ve çocuk ve kadınların can güvenliğinin olmadığını vurgulayarak, "AKP sıralarında. Bu yüce Meclis'e daha önce içinde 'çocuk' kelimesi geçen ve bugün yaşadığımız tüm bu çocuk istismarlarının, cinayetlerinin önüne geçebilecek tüm tedbirleri, önlemleri tek tek anlatan, devletin tüm kurumlarına aslında tüm yükümlülüklerini hatırlatan ve de raporları bu Genel Kurul'da görüşülmüş olan 8 komisyon kurulmuş. Bugün biz 9’uncu komisyon kurulsun diye burada konuşuyoruz; tarih tekerrür ediyor ama maalesef bu yüce Meclis, iktidar hiçbir zaman için ders çıkaramamış, ne acı. Geçen hafta çocukları mağdur eden tüm sorunları ortadan kaldırarak hak ihlallerinin önlenmesine yönelik araştırma önergemizi vermiştik, bu kürsüden size seslenmiştik ve reddetmiştiniz ama görüyoruz ki geç de olsa bizim sesimizi duydunuz; hepinizin içinde aklın, vicdanın olduğunu biliyoruz. Siz sustunuz ama sokaklar susmadı elbette. Siz sessizce mezar başlarına geldiniz ama Türkiye’nin her yerinden çocuklar şiirler, notalar okumaya devam etti, susmadı" ifadelerini kullandı.

'YASİN BÖRÜ'DEN BAHSETMEDİLER'

AK Parti Grubu adına söz alan Osmaniye Milletvekili Derya Yanık, "Tabii, benden önceki hatiplerden bir kısmı Yasin Börü’den bahsetmeden diğer katledilen veya çeşitli sebeplerle ölen çocukların adlarından bahsettiler. Kadına ve çocuğa yönelik şiddete karşı suskun kaldığımızdan bahseden hatipler oldu. Bunları, bu konuşma süresi içerisinde maalesef cevaplayabilecek durumda değilim ama her birine ayrı ayrı vereceğimiz cevabımız son derece keskin ve haklı bir biçimde var. Ancak on dakika süre içerisinde sadece grubum adına, bu önergeyle alakalı ve geçmişte yaptıklarımızla alakalı açıklamalarımızı yapabileceğimiz için bu tartışmalara milletimizden de af dileyerek girmeyeceğimi ama girdiğimizde de son derece haklı gerekçelerle, Kandil’e çıkarılan çocukların, parti mensupları tarafından iğfal edilen, niye kendi aralarında konuşulmadığını her bir hatibe, ilgili hatiplere tek tek sorabileceğimizi de bu kürsülerden onların hepsini ben geçmişte paylaşmıştım, gayet tabii ki hatırlatıyorum" diye konuştu.

'KANDİL'E ÇIKARILAN ÇOCUKLARI BURADA KONUŞMUYORLAR'

Yanık'ın sözleri üzerine CHP ve DEM Parti sıralarından tepkiler geldi. CHP Osmaniye Milletvekili Asu Kaya, DEM Parti İstanbul Kezban Konukçu ile tartışma yaşayan Yanık, "İktidarımızın ilk yıllarında sokak çocuklarının korunmasına, çocuğa yönelik şiddet ve çocuk istismarına karşı mücadeleyle alakalı her türlü tedbiri almaya, çalışmaları yapmaya devam ettik ve ediyoruz, bu konuda yüksüneceğimiz tek bir husus yoktur. Kandil’e çıkarılan çocukları burada konuşamayanlar, kendi parti mensupları tarafından tecavüz ve tacize uğrayan çocukları burada konuşamayanlar AK Parti'nin 22 yıllık birikimine, emeğine söz edemez, edemez, bunu bir tarafa yazalım" derken, araya giren DEM Parti İstanbul Milletvekili Kezban Konukçu, "Narin’e ne oldu, onu anlatın öncelikle. Milletvekiliniz nereden tanıyormuş o aileyi, onu anlatın önce siz" diye sorarken, Yanık, "Biz çocuklarımız için elimizden geleni yaptık ve yapmaya devam ediyoruz; evet, yapmaya devam ediyoruz. Sevgi ve merhamet kaynağımız evlatlarımız için koruyucu ve önleyici hizmetlere ağırlık veriyor, çocuklara yönelik riskleri öngören ve gerekli adımları atabilecek mekanizmaları kuruyoruz. 2002 yılından bu yana sağlıktan eğitime, sosyal hizmetlerden güvenliğe her alanda çocuk haklarının temelini oluşturan ve Anayasa’mızda yer alan çocuğun yüksek yararı ilkesini gözeterek pek çok alanda devrim niteliğinde uygulamaya imza atsak da bu çalışmaları hiçbir zaman yeterli görmedik" dedi.

MECLİS ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULDU

Meclis Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, Genel Kurul'da önergeyi okuttu ve çocukların korunmasına yönelik Meclis Araştırma Komisyonu kuruldu. Karaca, komisyonun 22 üyeden oluşacağını, yapısını ve Ankara dışında da çalışabileceğine dair önergeleri okuttu ve önergeler kabul edildi.

Kaynak: DHA