Bir yandan ihracatın arttığını bir yandan yerli markaların daha da güçlendiğini dile getiren Kahrıman, "Yerli firmalarımızda ürün grupları çoğalıyor. Daha önce hiç duymadığımız ürünler bu yıl raflarda yerini aldı hem temizlik, hem kozmetik hem kişisel bakımda yerli bazı markalar pazar lideri oldu." diye konuştu.
Kozmetiğin dünyada büyüyen bir sektör olduğunu belirten Kahrıman, Türkiye'nin de dünya pazarındaki yerini hem yerli markalarıyla hem de ünlü markaların üretim merkezi olarak güçlendirdiğini kaydetti.
"Birçok markanın üretim yeri görevini üstleniyorlar"
Kahrıman, sektörün yılı yaklaşık 3 milyar dolarlık ihracatla kapatacağını ve gelecek yıl için 3,3 milyar dolarlık bir ihracat hedefi belirlendiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Yurt içinde Türk markaları, cilt ve saç bakımı, sabun gibi bazı temizleyici gruplarda pazar lideri durumunda. Oldukça iyi gidiyorlar. Dünyada da özellikle yakın coğrafyada temizlik grubunda pazara hakimler. Mesela Rusya, Orta Doğu'daki bazı ülkelerde kendi markalarıyla pazarı zorlarken, birçok ülkede farklı markaların üretim noktası olarak pazarda yer alıyor. Yani o ülkelerin zincir mağazalarına ürünler yaparak, birçok markanın üretim yeri görevini üstleniyor. 2000'li yılların başına kadar Türkiye'de ithal edilen ürünlerin sayısı ihraç edilenlere göre çok fazlaydı, şampuanı, kremi, parfümü büyük oranda yurt dışından alıyorduk, şu anda bu durum değişiyor."
Gelecek yıldan da umutlu olduklarını dile getiren Kahrıman, sektörün iddialı olduğunu ve bu iddiasını sürdürmeye devam edeceğini ifade etti.
"Sahtecilikle mücadele ediyoruz"
Levent Kahrıman, dernek olarak tüketicinin bilinçlendirilmesine yönelik bilimsel çalışmalar yaptıklarını ve bu doğrultuda doğru ürüne ulaşmaları için ürün etiketinin nasıl okunacağına dair bir kılavuz çıkardıklarını söyledi.
Kullanıcılardan güzel dönüşler aldıklarını anlatan Kahrıman, "Etiket okur yazarlığı nasıl olur, bunu işin uzmanları anlattı. Etiketi iyi okuyan tüketici denetçi pozisyonuna geçiyor. Üreticiler olarak üretimi sadece Sağlık Bakanlığı değil, tüketiciler de denetlesin istiyoruz. Bu firmalara güveni de artıracaktır." dedi.
Kahrıman, sahte ürün konusunun sadece Türkiye'nin değil, dünyanın problemi olduğuna dikkati çekti.
İleriki dönemde üretim yerlerine ilişkin de bir çalışma yapacaklarını aktaran Kahrıman, Türkiye'de çok iyi üretim yapan ama markası tanınmadığı için güvenilmeyen firmalar olduğunu belirtti.
"Bilinmiyorsa alma, güvenme" algısı
Sektör olarak, "bilinmiyorsa alma, güvenme" algısını yıkmak istediklerini kaydeden Kahrıman, "markayı duymadıysan, bilmiyorsan alma" değil, "ürünün etiketini okuyamıyorsan alma" algısını yaygınlaştırmak gerektiğini vurguladı.
Kahrıman, e-ticaretin de sektörün gelişmesine katkı sağladığını sözlerine ekledi.
KÜAD Uluslararası Kozmetik Kongresi Başkanı Fuat Arslan da 8 yıldır düzenledikleri fuarlarda bilimsel çalışmalara ağırlık verdiklerini aktardı.
Bilim insanlarını sektör paydaşlarıyla buluşturduklarını anlatan Arslan, "Firmaları doğru bilgilendirmeye, geleceğe en iyi şekilde taşımaya çalışıyoruz. Kongrelere ilgilinin her geçen yıl artması, bu konuda ne kadar başarılı olduğumuzu gösteriyor." ifadelerini kullandı.