Sağlık Bakanlığı tarafından aile hekimliği sistemine entegre edilen "hastalık yönetim platformu" uygulamasına yönelik açıklama yapan Kahramanmaraş Tabip Odası Başkanı Dr. Lütfi Tiyekli, konu bağlamında basın toplantısı düzenledi. Tiyekli, bu sistemin hekimlere ek iş yükü getirdiğini ve hasta-hekim ilişkisinin zedelenmesine neden olacağını belirtti. Dr. Tiyekli, dört yıldır isteğe bağlı olarak kullanılan bu istatistik programının artık zorunlu hale getirilmesiyle, aile hekimlerinin ücretlendirme kriterlerinin de bu sisteme bağlandığını ifade etti. Tiyekli, “Hekimlerin vakitlerini hasta bakmaya değil, veri girişine ayırmaları isteniyor. Bu durum, halkın en çok şikayet ettiği ‘hekimin kendisine yeterince vakit ayıramaması’ sorununu daha da derinleştirecek” dedi.
SAĞLIK ÇALIŞANLARINA EK BİR İŞ YÜKÜ GELİYOR
Düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Kahramanmaraş Tabip Odası Başkanı Dr. Lütfi Tiyekli şu şekilde konuştu; “Burada, aile hekimliği sisteminde yapılan değişikliklerle ilgili halkımızı bilgilendirme gereği duyduk. Sağlık Bakanlığımız, "hastalık yönetim platformu" adı altında bir projeyi duyurarak bu programın aile hekimleri için zorunlu hale getirildiğini açıklamıştır. Ancak bu sistem aslında yeni değil; dört yıldır kullanılan bir istatistik programının farklı bir şekilde yapılandırılmasıdır. Daha önce isteğe bağlı olarak kullanılan bu program, artık zorunlu hale getirilmiş ve aile hekimlerinin ücretlendirme kriterlerine doğrudan bağlanmıştır. Peki, bu program ne işe yarıyor? Sistem, sağlık verilerinin mevcut platformlardan alınarak farklı bir yere tekrar girilmesini gerektiriyor. Bu da sağlık çalışanlarına ek bir iş yükü anlamına gelmektedir. Bugün sağlıkta vatandaşların en çok şikayet ettiği konu aile hekimlerinin kendilerine vakit ayıramaması. Bu program hekimlerin hastalarından daha da uzaklaşmasına sebep olmaktadır.
BU UYGULAMA HASTA-HEKİM İLİŞKİSİNİN ZEDELENMESİNE YOL AÇACAKTIR
Bugün hastalarımız hekime geldiğinde, dertlerini anlatmak ve çözüm bulmak ister. Ancak bu program nedeniyle hekimler, hasta ile ilgilenmek yerine zamanlarını veri girişine harcamak zorunda kalacaklar. Bu durum, hasta-hekim ilişkisinin zedelenmesine yol açacaktır. Ayrıca, dört yıldır toplanan bu verilerin halka veya bilimsel araştırmalara bir katkı sağlamadığı da açıkça görülmektedir. Hastalık yönetim platformu dediğimiz sistemin tanıtım materyallerinde bu verilen sigorta şirketleriyle de paylaşabileceğini ifade etmekte. Hekimler olarak, hastalarımızla daha iyi ilgilenmek için zaman talep ediyoruz; sigorta şirketlerine veri sağlamak için değil. En büyük sorun olan hekimlerle konuşacak vakit bulamaması vatandaşların en çok şikayet ettiği sorun. Sağlık Bakanlığı, aile hekimliğinde dijital dönüşüm başlattık başlıklarıyla gündem değiştiriyor. Bu dijital devrim denen şey de şudur; biz aile hekimlerine röntgen isteme şansı verilmiş ben hastaya röntgen verdim hastaneye gitti çektirdi geldi bana, tekrar ben sende bir şey var yeniden hastaneye git dedim. Böyle bir şey olabilir mi?
SİSTEMİN SAHADAKİ GERÇEKLİĞİ
Ankara’dan yapılan planlamalar sahadaki gerçeklerle uyuşmamaktadır. Sayın Bakanımıza buradan sesleniyoruz: Gelin, sahadaki durumu kendi gözlerinizle görün. Maraş’ta konteynerlerde iki doktor bir arada çalışıyor, mahremiyet sıfır. Vatandaşlar üst üste sağlık hizmeti almaya çalışıyor. Bu şartlarda nasıl kaliteli bir sağlık hizmeti sunulabilir? Ayrıca, aile sağlığı merkezlerine yapılan zam oranları adaletsizdir. Devletin bina kiralarına yüzde 60 zam yaptığı bir ortamda, hekimlere verilen yüzde 11,54’lük zam komik kalmaktadır. Yanımızda çalışan personele yüzde 30 zam yapmak zorunda kalırken bu dengesizlik sürdürülebilir değildir. Yakında işten çıkarmalar kaçınılmaz hale gelecektir.
EYLEMLER VE TALEPLER
Aile hekimleri olarak 6-10 Ocak tarihleri arasında iş bırakma eylemi gerçekleştireceğiz. Bu eylem, vatandaşların daha iyi sağlık hizmeti alabilmesi için yapılmaktadır. Vatandaşlarımızdan, bu eylemi desteklemelerini ve yetkililere seslerini duyurmalarını rica ediyoruz. Sonuç olarak, bizler istatistik programı için değil, vatandaşlarımıza sağlık hizmeti sunmak için buradayız. Bu süreçte halkımızın desteği bizim için çok kıymetlidir.”
