Özellikle Kahramanmaraş’ta geçmiş yıllarda popüler olan; gülle, küş küş, saklambaç, çelik-çomak, yedi kule gibi oyunlar maalesef unutulmaya başlandı. Çok eskiye gitmeden yaklaşık 10 yıl önce bile hala ilgiyi koruyan sokak oyunları, dijitalleşme çağına kurban gidiyor. Teknolojinin gelişmesi, çocukların oyun oynama alışkanlıklarını önemli ölçüde değiştirirken, günümüzde çocuklar; özellikle akıllı telefonlar, tabletler ve bilgisayarlar gibi cihazlar aracılığıyla erişilebilen dijital oyunlara daha fazla yöneliyorlar. Bu durum, bir zamanlar popüler olan sokak oyunlarının unutulmasına veya az oynanmasına yol açıyor.
SOKAK OYUNLARININ PEK ÇOK GELİŞİMSEL YARARI VAR
Eski sokak oyunları fiziksel aktiviteyi teşvik ederken, sosyal etkileşimi ve takım çalışmasını ön plana çıkarıyordu. Örneğin, saklambaç, sek sek, ip atlama gibi oyunlar çocukların hem fiziksel hem de sosyal becerilerini geliştirme fırsatı sunuyordu. Lakin günümüzde teknolojik oyunların artmasıyla birlikte çocuklar daha az fiziksel aktivite yapar hale gelip, sosyal etkileşimlerini değiştirmeye başladı. Çocukların gerçek dünya yerine sanal ortamlarda sosyalleşmeleri, arkadaşlık ilişkilerinin doğasını da değiştirir duruma geldi. Bütün bunları göz önünde bulundurarak, ebeveynlere geleneksel sokak oyunlarını hatırlatmak ve gelişimsel önemine atıfta bulunmak amacıyla Manşet Gazetesi ekibi olarak Kahramanmaraşlı vatandaşlara eskiden oynadıkları oyunları sorduk. Kahramanmaraş halkından gelen popüler cevaplar; gülle, küş küş, çelik çomak şeklinde oldu. Aynı zamanda çoğu vatandaş o zamanlar daha mutlu olduklarını, erişimin zor olduğunu ve kısıtlı şeylere eriştiklerini bu yüzden de her sahip olduklarına kıymet verdiklerini dile getirdi.
ÇOCUKLAR SOKAK OYUNLARINI UNUTMADAN DİJİTALLEŞMELİ
Yeni nesil çocukların geleneksel oyunları unutmasıyla ortaya çıkan bu durumun çözümü için ebeveynler ve eğitimciler, çocukları hem teknolojiyi sağlıklı kullanmaya teşvik edebilir hem de dengeli bir şekilde fiziksel oyunlara ve sosyal etkileşime yönlendirebilirler. Örneğin, çocukların teknoloji kullanımına sınırlamalar getirilebilir ve onları grup aktivitelerine, sporlara veya sokak oyunlarına katılmaya teşvik edilebilir. Ayrıca, teknolojiyi eğitim aracı olarak kullanarak çocukların hem eğlenmelerini hem de öğrenmelerini sağlayacak yaratıcı yollar bulunabilir. Böylece, çocuklar teknolojinin faydalarından yararlanırken fiziksel ve sosyal gelişimlerini de destekleyen aktivitelere katılma fırsatı bulabilirler.
