12 Mart İstiklal Marşı’nın Kabulünün 103. Yılı münasebetiyle Kahramanmaraş Valiliği ve İl Milli Eğitim Müdürlüğünce yıl dönümü ve anma programı düzenlendi. Merkez Atatürk Anadolu Lisesi öğrencileri, öğretmenleri ve idarecileri tarafından hazırlanan programda, İstiklal Marşı Şairi Mehmet Akif Ersoy yad edildi. Saygı duruşu akabinde İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan program; Mehmet Akif Ersoy’un biyografisi, Çanakkale Şehitlerine şiir okunması, Oratoryo ve Mehmet Akif Ersoy’un bestelenen şiirlerinden dinletiler ile sona erdi. Büyük bir coşkuyla hazırlanan öğrenciler, salondaki izleyicileri gösterilerine hayran bıraktılar.
Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi’nde gerçekleşen programa; Kahramanmaraş Valisi Mükerrem Ünlüer, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Emin Mehmet Terzioğlu, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Gökhan İnan, Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör, İl Milli Eğitim Müdürü Yusuf Kahraman, İl Emniyet Müdürü Nurettin Gökduman, Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay, Gaziler ve çok sayıda vatandaş katılım sağladı.
ARTIK YARINIMIZA DÜNDEN DAHA UMUTLU VE GÜVENLE BAKABİLİYORUZ
Düzenlenen programda açılış konuşması yapan Merkez Atatürk Anadolu Lisesi Okul Müdürü Ramazan Yaşar; “Hem bedeni hem de kalemiyle bir savaşa girişmiş, şiirlerini vatan aşkının gözyaşlarıyla ıslatmıştır. Her ne kadar safahatının son demlerinde kendisini dili bağlı ve gölgelere sığınan biri olarak gösterse de Akif daima beyanatı kesin, gözleri keskin bir yürektir. O zamana etki ettiği kadar günümüz insanının ruhuna da etki etmektedir. Milli şair olarak anılan Mehmet Akif'in fikriyatı, hissiyatı ve edebiyatı da millidir. O varoluş mücadelesine bedenini ve ruhunu katmış, o tüm hücreleriyle kurtuluş mücadelesine katılmıştır. Onun beslendiği kaynak, Kur'an ve sünnettir. Milli tarih ve milli kültürdür. O Türk milletinin son dönemde düştüğü ümitsizlik girdabından çıkarmak için büyük mücadele vermiş, bunu da başarmıştır. Artık yarınımıza dünden daha umutlu ve güvenle bakabiliyoruz. Akif’in yaptığı tespitler ve uyarılar günümüz insanı ve gençliği için de geçerlidir. Bugün bile bizi bir kaşık suda boğmak için bin türlü hileyle saldıran düşmanlar az değildir. Bu nedenledir ki Akif'in Türk milletini gaflet uykusundan uyandırarak şahlandırmak istemesi boşuna değildir.
AKİF'İN RUHU TEKRAR ARAMIZDA HİSSEDİLİYOR
İstiklal Marşı; uğursuz vakitlerde aydınlığı müjdeleyen hararetli kavruluş, mazinin kazanılmış haklı gururunun temsilcisi, mukaddes marş, kağıt, kalem bulamayan Akif’in dergahın duvarlarından itibaren kazdığı yüksek acıkat, her cümlesinde mücadele eden Mehmetçik'in muzafferiyetini bulduğumuz eşsiz şiir. Öyle bir şiir ki yazan gönlün nasıl bir yangın yeri olduğunu hemen hissedebiliyoruz. Ve sonra yeniden Akif'in muhtelif amaçlarından birisine teslim oluyoruz. Hala “korkma” ifadesinin yankısı hem zihinlerde hem de dillerde kendisini gösterdikçe Akif'in ruhu tekrar aramızda hissediliyor. Vefatının 88. yıl dönümünde bu büyük şair ve dava adamını bir kez daha rahmetle anıyor, saygılarımı sunuyorum.