Güney Cephesi, İngiliz ve Fransız işgallerine maruz kaldı. Bölgeye düzenli ordu gönderilememesi nedeniyle, Kuvâ-yı Milliye gönüllüleri ve vatansever subaylar direnişi sürdürdü. Maraş, bu direnişin en önemli şehirlerinden biri haline geldi. Şehir, işgalcilere karşı ilk başarıların elde edildiği yer olarak tarihe kazındı. Bu süreçte, Sütçü İmam olayından Bayrak Olayı'na kadar birçok önemli olay yaşandı.
BAYRAĞIN İMHASINA KARŞI DİRENİŞ
28 Kasım 1919 sabahı, Fransız işgal komutanı Yüzbaşı Andre'nin emriyle, Maraş Kalesi'ndeki Türk bayrağı indirilmişti. Bu durumu protesto eden Maraş halkı, Avukat Mehmet Ali Kısakürekzade'nin hazırladığı "Alemi İslama Hitap" bildirisiyle harekete geçti. Bu ilan, şehirde büyük bir tepki uyandırarak halkın bayrağı yeniden göndere çekmek için kaleye yönelmesine neden oldu. Bu yürüyüşün öncülerinden biri de Onbaşı Osman Erşan'dı. Onbaşı Erşan, cesur bir şekilde bayrağı yeniden kaleye çekerek, işgale karşı koydu ve direnişin sembolü haline geldi.
DİRENİŞİN SİMGESİ
Osman Erşan, direnişin bayraktarlığını yapmanın gururunu yaşadı. Şehir harbi sürecinde, bayrağın altında Cuma namazı kılındı ve Fransız jandarmalar kaleyi terk etti. Bu olay, şehirde büyük bir coşkuya neden olarak zaferin Kahramanmaraş'ın olmasına zemin hazırladı. Kahramanmaraş'ın kurtuluş mücadelesinde ve yıl dönümü kutlamalarında, direnişin sembolü olarak bayrağı göndere çekme görevini onurla yerine getirmişti. Osman Erşan’ın kahramanlığı, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesindeki kararlılığını ve direncininin göstergesi oldu. Onbaşı Osman Erşan, "Kel Onbaşı" veya "Deli Onbaşı" gibi lakaplarla da anılırdı. Onun adı, Maraş’ın direniş tarihine altın harflerle kazındı ve direnişin, özgürlüğün sembolü olarak hatırlanır. 27 Aralık 1977’de vefat eden Osman Erşan, Şeyh Adil Mezarlığı'na defnedildi.