Türkiye’de 300 dünya genelinde birçok ülkede birçok satış noktası olan ve dondurmanın anavatanı Kahramanmaraş’ta dondurmayı en kaliteli şekilde üreten MADO, salep üretimini artırmak ve salebi dünyaya tanıtmak için düğmeye bastı. MADO, Keçi sütü ve salep üretiminin azalması sebebiyle oluşturduğu çiftlikte Türkiye’de ilk hastalıktan ari sertifikasıyla MADO Beyazı keçi ırkını geliştirilirken, dondurmanın hammaddesi olan keçi sütü ve salep bitkisini (orkide) de yerinde yetiştiriyor. Dondurmaya hayat veren salebin üretiminin artırılması ve salebi tüm dünyaya tanıtmak için çalışmalar yapmaya başlayan MADO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kanbur,“Bu salebi dünyaya pazarlayarak tanıtmak istiyoruz. Bizim amacımız:  salebi dünyada bir marka haline getirmektir” ifadelerini kullandı.IMG_0503

BİZ SALEBE SAHİP ÇIKAMAYINCA HERKES SAHİP ÇIKMAYA ÇALIŞIYOR

MADO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kanbur, salebe sahip çıkılmadığı vurgu yaparak şunları kaydetti: “Salep endemik bitkidir, yasaklanmıştı. Köylüler tarafından tarlada ovada toplanılamıyordu. Bu bitkiyi artık tarlada yetiştirmeye başladık. Bizim gayemiz: hem köylüye istihdam sağlansın hem de maraş dondurmasına sahip çıkılsın. En iyi dondurmayı yapabilmek için en iyi salebin olması şart. Salep Kahramanmaraş için ve Türkiye için çok önemli, bizim buradaki çiftliğimizde yıllık 20 ile 25 ton arasında üretim yapıyoruz. Bizim kapasitemiz yüksek. Biz bu konuda sadece kendimizi düşünmüyoruz. Salep sadece dondurmada kullanılmıyor, bilindiği üzere salep aynı zamanda içiliyor. Salep, uzun yıllardır çeşitli yerlerde şifalı içecek olarak kullanılıyor. Salep, sıradan bir içecek değil, salep çok şifalı bir içecektir. Bu da zaten bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Salepsiz bir dünya olmaz. Ben uzun yıllardır dondurmacılık yapıyorum. Salep önceden ilaç niyetine de kullanılırdı. Öksürüğe, ishale iyi gelir. Daha sonrasında bizler salebi dondurmaya kattık, salebi dondurma üzerinden anlatmaya çalıştık. Bizim yaptığımız dondurmayı, diğer dondurmalardan ayıran en büyük özelliği dondurmaya salep katmamızdır. Benim tek derdim Kahramanmaraş değil, Kahramanmaraş’ı ve Türkiye’yi dünyada marka yapacağım. Dünyaya salebi anlatacağım. Yunanistan’ın salebe sahip çıkmaya çalışması beni üzüyor. Biz salebe sahip çıkamayınca herkes sahip çıkmaya çalışıyor.”IMG_0445

10 YIL ALIM GARANTİSİ VERİYORUM!

MODA olarak salep üreten çiftçilere her türlü desteği vereceklerini kaydeden Kanbur, “Buradan çiftçilere sesleniyorum; salebi ekin, 10 yıl alım garantisi veriyorum, aynı zamanda tüm bilimsel desteği de veriyorum. Nasıl ekileceğini nasıl işleneceğine dair her konuda destek olacağız. Önemli olan bir ürünü pazarlayabilmektir, alım garantisini de veriyorum. Çiftçi hiçbir şekilde tereddütte kalmasın. Sadece salepten ticaret yapmak değil, Kahramanmaraş’ı Türkiye’de ve tüm dünyada marka yapmak istiyoruz. Amerika kendine göre bir kahve yapmış, İngiltere kendine göre bir içecek yapmış, İtalya kendine göre bir yiyeceği marka yapmış. Bizde salepten bir marka yaratmamız gerekiyor. Bunun içinde hammadde lazım, bu yüzden de köylülere çiftçilere 10 yıl alım garantisi veriyorum. Bu fırsatları kaçırmamaları lazım. Yarın pişman olmaya gerek yok. Ben buradayım, üretilen salepleri alacağım” şeklinde konuştu.Erdal Kanbur

ÜNİVERSİTENİN BİLİMSEL DESTEĞİNE İHTİYACIMIZ VAR

MADO Yönetim Kurulu Üyesi Erdal Kanbur, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’nin bilimsel konuda desteğine ihtiyaçlarının olduğunu ifade etti. Erdal Kanbur, “Salebi kendi tarlamıza indirip burada da yetiştirmeyi başardık. Bu yüzden de şuan yumruyu fazla almaya çalışıyoruz. 1 yumruyu 5 yumru olarak nasıl alırız diye çalışma yapıyoruz. Bunun içinde üniversite ile kendi bilgilerimizle toplayıp; hangi toprağa nasıl bir sulama yapalım, salebin içerisine nasıl besleyici maddeler koyalım gibi bir takım çalışmalarımız var. Onların bilimsel desteği ile bu işi daha iyi şekillendirebiliriz. Bizim bu işte, bu zamana kadar bir tecrübemiz var, onların da bilimsel desteği ile beraber güzel çalışmalar ortaya çıkarabiliriz. Bu sene bizim karar verdiğimiz bir ırk var. O ırkı dikeceğiz, test edeceğiz ona göre hareket edip kalitesini yükseltmek için çalışacağız. Bir dondurmaya 20 gram salep koyuyorsak, 10 gram koyduğumuzda aynı kıvamı alabilir miyiz diye bakacağız. Bunu da bilimsel olarak test etmemiz gerekiyor. Pahalı bir bitkiden bahsediyoruz. Ben çiftçilerimize şu öneride bulunmak istiyorum; başka bir bitki ekmek yerin salep ekin, şuan kurutulmuş salebin kilosu 2 bin lira. 10 dönüm tarlaya buğday ekmek yerine 1 dönüm tarlaya salep ekin. Katma değeri çok yüksek bir iş, karlı bir iş” dedi.  

Haber: Ömer Harmankaya