Deprem gerçeğini hatırlamak, farkındalık yaratmak ve olası afetlere karşı hazırlıklı olmak için her yıl 1-7 Mart tarihleri Deprem Haftası olarak anılıyor. Türkiye, dünyanın en aktif deprem kuşaklarından biri üzerinde yer alıyor. Bunu 2 yıl önce Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremler kanıtlıyor. Depremler önlenemez, ancak etkilerini azaltmak mümkündür. Bilinçli bireyler ve dayanıklı yapılar oluşturmak, can ve mal kayıplarını en aza indirmek için hepimize görev düşüyor. Bireysel bilinçlenme, toplumsal dayanışma, güçlü altyapı yatırımları, doğru önlemleri almak ve deprem anında ne yapacağımızı bilmek önem arz ediyor. Bu kapsamda sosyal medya hesabı üzerinden deprem haftası ile ilgili bir paylaşım yapan Deprem Uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, yerel yönetimlerin, merkezi yönetim işbirliğiyle kentleri deprem dirençli hale getirmesi gerektiğini vurguladı.
KENTSEL DÖNÜŞÜM YALNIZ BAŞINA DEPREME HAZIRLIK DEĞİLDİR
Prof. Dr. Naci Görür, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi; "1-7 Mart Tarihlerini Deprem Haftası olarak anıyoruz. Amaç halkımız arasında deprem bilincini ve farkındalığını artırmak ve ülkemizi depreme hazırlamak. Ülkemizi deprem dirençli yapmanın yolu 3 sorumlunun birlikte çalışması ile olur: Halk, yerel yönetim ve merkezi yönetim. Halk bu konuda gözetim ve denetimini siyasetten bağımsız olarak kullanmalı ve kentinin deprem dirençli hale getirilmesini talep etmelidir. Bunu yapmayanlara hangi parti olursa olsun kaşlarını karartmalıdır. Yerel yönetimler merkezi yönetimin işbirliği ile derhal kenti deprem dirençli hale getirmelidir. Bunun yöntemleri bellidir. Bir kent göstermelik etkinliklerle değil bizzat sokağa inip çalışmakla depreme hazırlanır. Bunun için abartıya da gerek yoktur. Bizzat devlet kurumlarını harakete geçirerek kenti depreme hazırlamak mümkündür. Kentsel Dönüşüm yalnız başına depreme hazırlık değildir. Merkezi yönetim deprem çalışmalarında belediyelere yardımcı olmalı, destek vermeli, halka karşı sevecen, şefkatli ve yanında durmalıdır. Bütün bunlar bir Bakanlık eliyle yapılmalıdır. Artık her büyük depremde binlerce insanımızı toprağa veremeyiz. Deprem dirençli kentler oluşturarak depremle baş edelim. İnsanımız depremde ölmesin.''
