Kahramanmaraş’ın tarihi mesleklerinden biri olan tablacılık, zamanla unutulmaya yüz tutmuş bir meslek haline geldi. Önceleri mahalle aralarında tabla ustalarının; ahşap, bazen üç bazen dört tekerlekli, üstü açık elle sürülen tablalarda yaptığı bu meslek, günümüz teknoloji çağında artık araçların arkasında yapılıyor. Şehrin modernleşmesiyle birlikte bu mesleğin geleneksel tablacıları da zamanla azaldı. Tablacılık mesleğini icra edenler, geçmiş yıllarda özellikle mahalle aralarında gezerek malzeme satışı yapıyordu. Eskiden mahalleler tablacıların sesiyle şenlenir, mahalleli ihtiyacı olan neyse alırdı. Eski zamanların vazgeçilmez işlerinden biri olan tablacılık, şimdi lüks bir hizmet olarak görülüyor. Tablacılığın geçmişten günümüze uzanan serüveni, Kahramanmaraş’ın kültürel mirasının önemli bir parçasını oluşturuyor. 

S3380008

KAHRAMANMARAŞ'IN SON TABLACISI

Kahramanmaraş'ta tabla arabasıyla dağdan topladığı otların satışını yapan Hasan Sarıkaya, nadir görülen bir mesleği sürdürüyor. Sarıkaya, ata mesleğini yalnızca kentte kendisinin devam ettirdiğini belirterek; "50 senedir tablayla uğraşırım. Şükür ekmek paramı bu tabladan kazandım. Ne bulursam dağdan, bayırdan toplar getiririm, çarşıda tablama düzenler satarım. Ekmeği ben bundan buldum, bundan yiyorum. Benim işim bu, başka bir işle uğraşmam" diye konuştu. Tablacı Sarıkaya, soğukluk, çay, kantaron otu, dağ kekiği, dağ çayı gibi doğal ürünleri sattığını vurgulayarak geçmişte mahalle aralarında tablasıyla satış yaparak geçimini sağladığını ancak yaşının ilerlemesiyle gücünün azaldığını ve artık sabit bir satış noktasında faaliyet gösterdiğini ifade etti.

Soğukluk, çay, kantaron otu, dağ kekiği, dağ çayı bunun gibi otları satıyorum. Önceden bu tablayla mahalle aralarını gezerdim. Şimdi yaşlandım eski gücüm kalmadı, tablamı alıp burada satış yapıyorum. Depremde olunca mahalle arası diye bir şey kalmadı.”

S3380007

TEKNOLOJİNİN YÜKSELİŞİ VE TABLACILIĞIN DÖNÜŞÜMÜ

Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte eskiden insanların ekmek teknesi olan tablalar, artık araçların arkasına yerini bıraktı. Derepazarı esnafı Mehmet Karaaslan, 50 yıldır tablacılık mesleğini sürdürmenin gururunu taşıyor. Karaaslan, günümüz teknolojisine uyum sağlayarak tablacılığı arabasının arkasında devam ettiriyor. Mesleğiyle ilgili anılarını paylaşan Karaaslan şunları belirtti:

"Ben 50 yıldır tablacılık mesleğini yapıyorum. İhtiyarlayınca kapıya konacak mal değilmiş bu meslek, arabamın arkasına vişnemi koyuyorum iki mahalle gezip satışımı yapıyorum. Derepazarı’nda herkes beni tanır. 25 senedir bu pazarda ekmek paramı kazandım. Eskiden ahşap tablam vardı, onun üzerinde satardım. Şimdi ise arabamın arkasında yapmaya çalışıyorum. Mahalle aralarında dolaşarak sarımsak, maydanoz, soğan sattım. Aklına ne gelirse 50 yıllık bu meslek hayatımda hepsini sattım ekmek paramı kazandım."

Muhabir: Sibel Gürle