6 Şubat’ta yaşanan deprem 11 ilde yıkımlara ve can kayıplarına neden oldu. Depremin merkez üssü olan ilimiz Kahramanmaraş’ta en ağır hasarı aldı. Uzmanların ve yetkili kişilerin yıllar önceki “Kahramanmaraş’ta büyük depremler olacağı” uyarıları ne yazık ki gündeme alınmadı ve gelinen süreçte kentin 3’te biri yok oldu.

Evet, bakıldığında depremde yıkılan binaların ağırlıklı 30, 40, 50 yıllık yapılar olduğunu görüyoruz. Depremde en ağır hasarın yaşandığı alan Kahramanmaraş’ta ticaret merkezinin konumu olan Trabzon Caddesi, Azerbaycan Bulvarı, Hayrullah Mahallesi, Dere Pazarı gibi yerlerdi. Tabi bunun yanında da Binevler yolu üzeri ve Tekerek yolu üzerinde de bazı binalarda yıkımlar oldu.

***

Yıkım alanlarının meydana geldiği noktalara göz attığımızda binaların altlarında genelde banka, market, Kafeler yer almakta. Müftülük meydanından başlamak gerekirse, hemen müftülüğün yanında Akmansoy marketin olduğu bina ile eski Denizbank’ın olduğu bina yıkıldı, ancak devamındaki binalarda herhangi bir yıkım olmadı. Yine bu cadde üzerinde yolun karşısında ise, İş bankası, Halk bankası, Türkiye Finans katılım bankası, Şok market, A101 market ve birkaç Kafe’nin bulunduğu binalar yerle bir oldu.

***

Dönelim Binevler ve Tekerek yolundaki yıkılan binalara. Bu bölgede de Trabzon Caddesi üzerindeki gibi çöken binaların altında bankalar, kafeler ve marketler yer alıyordu. Örneğin, Penta Park Sitesi’nin ön kısmı 3 bloktan oluşuyordu, sağ tarafında bir banka, sol tarafında ise bir banka vardı. Ancak ortada kalan binanın altında sıradan bir işyeri vardı. Sağ ve sol taraftaki binalar yıkılırken, ortadaki bina ayakla kaldı. Bunlar gibi daha isimlerini saymadığım yıkılan yerler var.  İnsanların kafasına takılan ise ‘Binalar Mı Çürüktü, Kolonlar Mı Kesilmişti?’ sorusu. Tabi bina sakinleri ile kolon kesme iddiaları gerekçesiyle mahkemelik olan işyerleri dahi var. Şimdi çıkıp bir işyeri işletmecisine sorsan, ‘Kolon kestin mi? Diye tabi ki kestim demez, çünkü hırsız bile suçunu kabul etmez.

***

Kolon kestiler mi, kesmediler mi? Bunu biz yargılayamayız, böyle bir olay gerçekleşmiş ise bu kişiler yargı önünde elbette hesap vereceklerdir. Eğer kolonları kesmişler ise, o enkaz altında can veren insanların vebalinden nasıl kurtulacaklar? Üç beş kuruş para kazanacağım deyip o kolonları kesip işyerini geniş göstermek tam bir cinayettir. Artık hükümet bir karar alıp yeni yapılacak olan binaların altlarına işyerine müsaade etmemeli ve de ruhsat vermemeli. Yoksa bu devran böyle gelmiş böyle gitmeye devam eder.