Haziran ayının gelmesiyle birlikte Kahramanmaraş'ta havalar ısınırken, vatandaşlar çocuklarını güneşe maruz bırakmamaya çalışıyor. Bu kapsamda anne babaların bilinçlenmesi ve sıcak havaların çocuklarda bıraktığı etki hakkında bilgiler aktaran Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Fatih Karaokur, bebeklerin ve çocukların sağlığının korunması için bazı önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı.
ÇOCUKLARIN SICAKLIK AYARLAMA MERKEZİ ERİŞKİNLERE GÖRE DAHA YAVAŞ ÇALIŞIYOR
Özellikle yaz aylarında artan sıcaklıkların etkisinin, bebekler ve çocuklar üzerinde erişkinlere göre daha fazla olduğunu belirten Dr. Karaokur, şunları kaydetti: “Çocukların ve bebeklerin yüzey alanları oranı, erişkinlerden daha fazla olduğu için hem sıcağa hem de soğuk havaya erişkilerden daha hassastır. Aynı zamanda çocuklarımızın termoregülasyon dediğimiz sıcaklığı ayarlama merkezleri erişkilerden daha yavaş çalışmasından dolayı sıcak ve soğuktan, erişkinlere göre daha çabuk etkileniyorlar. Bu yüzden termometreler yüksek sıcaklığı gösterdiği şu zamanlarda çocuklarda ve bebeklerde yaz mevsimine özel hastalıklar gün yüzüne çıkabiliyor. Bunların en başında ise isilik rahatsızlığı yer alıyor. İsilik dediğimiz rahatsızlık evlatlarımızın vücudunda kırmızı noktalar şeklinde görülmesi veya çocuğun ince iğne batmaları şeklinde hissedip bizlerin gözle göremediği bir rahatsızlık olarak tanımlanıyor. Yaz mevsiminde özellikle aileler çocuklarına dar kıyafetler giydirmemeli, mümkün olduğu kadar az nemli ve 22-24 derece ideal sıcaklık ortamını sağlamaları gerekiyor. Evlerimizi kış mevsiminde nasıl ısıtıyorsak, yaz mevsiminde de serinletmemiz gerekiyor.”
KLİMA ÖNÜ YÖNLENDİRİCİLERİN MUTLAKA KULLANILMASI GEREKİYOR
Uzman Doktor Fatih Karaokur, Kahramanmaraş'ta birçok evde bulunan klimaların, özellikle çocuklu aileler için dikkatle kullanılması gerektiği konusunda uyararak: “Birçok evlerde bulunan klimaları kullanırken özellikle çocuklu evlerde klima kullanımına çok dikkat edilmesi gerekiyor. Klimalarımızı 26-27 derece arasında ayarlayarak, odayı 22-24 derece arasında dengede tutabildiğimiz gerekiyor. Normalde biz ne giyiyorsak bunun bir kat fazlasını veya ince uzun kollu giydirilmesi ve uyurken üzerine ince bir örtü örtülmesi vücut sıcaklıklarını dengede tutmaya yardımcı olacaktır. Aileler bu önlemleri aldığında bebek ve çocukları ile klimalı ortamlarda kalabilirler. Klimanın filtrelerinin mutlaka temiz olmasına dikkat edilmesi gerekiyor. Klimanın belli bir süre açık bırakılıp tekrar kapatılarak hava sirkülasyonunun sağlanması gerekiyor. En önemli dikkat edilmesi gereken hususlardan bir tanesi ise klima önü yönlendiricilerin mutlaka kullanılması gerekiyor. Klima, erişkinlerde dahil olmak üzere bebek ve çocuklara direkt olarak gelmemeli. Klima önü yönlendiricilerle serin veya soğuk havanın aşağı inmesi gerekiyor ve biz buna iklimlendirme diyoruz. Bu yüzden klima önü yönlendiricileri yukarı bakacak şekilde kullanıp serin veya soğuk havanın yukarıdan aşağı doğru serbest şekilde indirilmesi gerekiyor. Evlerimizde yaptığımız bu yöntemi uzun araç yolculuklarında da yapmamız gerekiyor.
YAZ MEVSİMİNDE EN ÇOK GÖRÜLEN VAKALAR İSHAL VE KUSMA
Son yıllarda yapılan çalışmalarda dünyada yaklaşık 20 milyon çocukta ishal ve kusma vakalarının görüldüğü açıklandı ve bunlardan 2.1 milyon çocuk hayatını kaybediyor. İshal ve kusma vakaları yaz mevsiminde en sık görülen vakalar arasında olmakla birlikte kış mevsiminde de oldukça fazla görülüyor. Mide-Bağırsak enfeksiyonları, 5 yaş altı çocuklarda görülmekle birlikte özellikle 2 yaş altındaki çocuklarda ciddi manada hayatını tehdit eden veya kalıcı hasralar bırakan durumlara sebep oluyor. 5 ve 2 yaş altındaki çocuklarda en çok görülen etken ‘Rotavirüs’ dediğimiz etkendir. Dünyada en çok bu virüslere bağlı olarak çocuk ölümleri yaşanıyordu ancak ‘Rotavirüs Aşısı’ ücretli de olsa yapılmaya başlandığı andan itibaren bu ölümlerde azalma yaşandı. Bununla birlikte çocuklarımızı mide-bağırsak enfeksiyonlarından koruyabilmek adına; çocuklarımız en fazla ellerini ağızlarına götürdükleri için el hijyenine dikkat edilmeli, yiyeceklerin yenilmeden önce temiz bol suda yıkanması gerekiyor. Üçüncü dikkat edilecek en önemli husus ise; bebek ve çocuklarımızı bu hastalıklardan korumak için, kaynağın nerden geldiği belli olmayan ve kuyu suyu olup herhangi bir şekilde tahlile tabi tutulmayan suların tüketilmemesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
