Roma İmparatorluğu döneminde 4. yüzyılda inşa edildiği düşünülen Elbistan’ın Kız kalesi, farklı medeniyetlerin izlerini taşırken, tarih severlerin ilgisini çeken yapılar arasında yer alıyor.  395 yılından 11. yüzyılın sonlarına kadar Bizans İmparatorluğu’nun kontrolünde kalan Kız Kalesi, bu dönemde esas mimari şeklini aldı ve Osmanlı döneminde son haline kavuştu. Yaklaşık 600 metre yüksekliğindeki kayalık bir tepenin üzerine stratejik bir konumda inşa edilen kale, Elbistan’da inşa edilen en büyük kale olma özelliğini taşırken, Kayseri ile Çukurova’yı bağlayan askeri yol üzerinde önemli bir noktada bulunuyordu. Afşin bölgesindeki kalelerle bağlantılı olan yapı, tarih boyunca geniş ova ve geçit bölgelerini kontrol altında tutarak bölgenin güvenliği açısından kritik bir rol oynadı.

Ekran Görüntüsü 2025 01 07 092900

KIZ KALESİ’NİN YIKINTILARINDA SAKLI MİRAS

Zaman içinde büyük ölçüde yıkıma uğrayan Kız Kalesi’nden geriye yalnızca kuzeydeki iki burç ve sur duvarlarının bazı kalıntıları kaldı. 1900 yılında yayımlanan Halep Vilayeti Salnamesi’nde adı geçen kale, bugün ne yazık ki harabe halde bulunuyor. Doğu ve güney surlarının yalnızca küçük bir bölümü ayakta kalırken, iç mekandaki yapılardan geriye sadece temel izleri görülebiliyor. Kalenin kuzey tarafında yer alan ve gözetleme kulesi niteliğinde inşa edilen yapı, yan yana dizili iki burçtan oluşuyor. Üst katları ve ahşap yapıları yıkılmış olan burçların ana giriş kapısı, batı duvarında yer alıyor. Bölgenin geçmişine ışık tutmaya devam eden büyüleyici Kız Kalesi, Elbistan’ın tarihi zenginliklerinin bir sembolü olarak önemini korumaya devam ediyor.

Ekran Görüntüsü 2025 01 07 092913

Muhabir: MELİKE ALGAN