Kahramanmaraş, Milli Mücadele döneminde birçok kahramanın ortaya çıktığı bir şehir olarak biliniyor. Bu kahramanlardan biri de 1879 yılında Adıyaman’da doğan ve ailesiyle Maraş’a göç eden Senem Ayşe olarak karşımıza çıkıyor. I. Dünya Savaşı sonrasında Maraş’ın Fransızlar tarafından işgal edilmesi üzerine halk, işgalcilere karşı direnişe geçti. Direnişin önemli isimlerinden biri olan Ramazan Bey’in eşi Senem Ayşe, savaşın ilk haftasında kocasını kaybetti. Ancak bu kayıp onu yıldırmadı, aksine mücadele azmini artırdı.
ADINI MARAŞ’IN KURTULUŞ MÜCADELESİNE ALTIN HARFLERLE YAZDIRDI
Kocasının kıyafetlerini giyerek, onun silahını kuşanarak Kuvâ-yi Milliye güçlerine katılmak için Kılıç Ali Paşa’nın karargahına gitti. İlk başta onun bir kadın olarak savaşamayacağı söylense de, kararlılığıyla Paşa’yı ikna etti ve 50 kişilik bir çetenin komutasını üstlendi. Senem Ayşe, işgalcilere büyük kayıplar verdirdi. En dikkat çekici hamlelerinden biri, Fransızların cephanelik olarak kullandığı komşusunun evini fark ederek kendi evini ateşe vermesi oldu. Yangın, komşu eve sıçrayarak cephaneliği havaya uçurdu ve Türk direnişçilerin moralini yükseltti. Bununla yetinmeyen Senem Ayşe, Fransız askerlerinin konuşlandığı Hemhane Kilisesi’ne de bir baskın düzenleyerek burayı ele geçirdi. Gösterdiği kahramanlıklarla adını Maraş’ın kurtuluş mücadelesine altın harflerle yazdırdı.
8 ŞUBAT 1954’TE HAYATA VEDA ETTİ
Maraş’ın düşman işgalinden kurtulmasının ardından düzenli orduya katılan Senem Ayşe, savaş sonrası ise zor bir hayat sürdü. Oğlu Ökkeş ile birlikte yoksulluk içinde yaşadı. Kırık çıkık tedavisi ile geçimini sağlamaya çalıştı. Erkek kıyafetleriyle dolaşan ve erkek gibi yaşayan Senem Ayşe, 8 Şubat 1954’te hayata veda etti.
Bugün onun kahramanlıkları, Kahramanmaraş tarihinin en önemli destanlarından biri olarak anlatılmaya devam ediyor. Senem Ayşe’nin cesareti ve fedakarlığı, Türk kadınının bağımsızlık mücadelesindeki yerini en güçlü şekilde simgeleyen hikayelerden biri olarak hafızalardaki yerini koruyor.