Manşet Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mahmut Beyaz bugünkü köşe yazısında "Şehrin her sorunu bitti, kabak sulusu kaldı!" diye yazdı.
Kahramanmaraş, yıllardır pek çok sorunun gölgesinde yaşamını sürdüren bir şehir. Geçmişte büyük afetlerle, ekonomik sıkıntılarla ve sosyal sorunlarla boğuşan bu şehir, son olarak depremin yıkıcı etkilerini derinden hissetti. Şehre dışarıdan bakanlar, belki de bu sıkıntıları kolayca göz ardı edebilirler; ancak bir Kahramanmaraşlı, her anında bu şehirdeki yaraların ne kadar derin olduğunu, halkın nasıl zorluklar içinde hayat mücadelesi verdiğini çok iyi bilir.
***
İşte tam da bu noktada, son günlerde gündemi meşgul eden bir konu var. MHP’li Milletvekili Zuhal Karakoç Dora'nın sosyal medya hesabından yaptığı, "Vekiliz diye yemek yapmıyoruz sanıyorlar. Tamda Kahramanmaraş'ımızın et kabağı mevsiminde eşgili kabak sulusu yapılmaz mı?" şeklindeki paylaşımı, adeta şehri hiçe sayan bir duyarsızlık örneği olarak karşımıza çıkıyor. Bir yemek tarifi paylaşmak elbette kimseye yasak değil; ancak bu paylaşım, bir milletvekilinin halkının gerçek ihtiyaçlarıyla ne kadar ilgisiz olduğunu gözler önüne seriyor.
***
Kahramanmaraş, bugün yaşadığı yıkım ve krizle baş başa. Depremin ardından şehrin altyapısı, konutları, işyerleri, hatta insan psikolojisi büyük bir sınavdan geçti. Halk, yaşamını yeniden kurabilmek için sadece moral ve motivasyona değil, aynı zamanda somut adımlara, hizmete ve özellikle acil çözümlere ihtiyaç duyuyor. Ancak, Zuhal Karakoç Dora'nın yaptığı paylaşımda görünen o ki, şehrin ve halkın bu gerçekçi talepleri yerine, bir mevsim yemeği üzerinden yapılan şov, şehri nasıl bir gözle gördüklerini ortaya koyuyor.
***
Zuhal Karakoç Dora'nın siyasetteki tavrı, çok kez "görüntü" ve "şov" üzerine inşa edilmiş gibi. Kahramanmaraş’a geldiğinde bir kaç fotoğraf karesiyle, belki birkaç söylemle halkın yanında olduğunu göstermek gibi bir yaklaşım sergiliyor. Ancak bir vekilin asli görevi, şehri sadece ziyaret etmek, fotoğraf çektirmek veya sosyal medyada "kendine göre" şehri anlatmak değil, tam tersine şehrin sorunlarına kalıcı çözüm üretmek olmalıdır. Bir şehri yönetmeye talip olan ve o şehirdeki insanların oylarıyla seçilmiş bir milletvekili, onların derdine derman olacak projelerle gündeme gelmelidir.
***
Zuhal Karakoç Dora'nın yaptığı bu paylaşımdan geriye, Kahramanmaraş’tan bihaber bir vekilin, kabak sulusu üzerinden şehri tiye alması gibi bir durum kalıyor. Şehirdeki binlerce insan, depremde kaybettikleri evlerinin yerine yenilerini istiyor; sokaklarında güven içinde yürüyebilecekleri, okullarında eğitim alabilecekleri bir düzen istiyor. Çiftçi, köylü ve işçi, geçimlerini sağlayabilecekleri istihdam fırsatlarını arıyor. Ancak bu ihtiyaçlar karşısında bir vekil, kabak sulusu tarifi veriyorsa, o zaman gerçek bir sorunumuz var demektir.
***
Kahramanmaraş, büyük bir afetten sonra toparlanmaya çalışırken, şehrin her köşesinde ciddi sorunlar var. Depremzedelere yönelik kalıcı konutlar, esnafın işini yeniden kurabilmesi için teşvikler, altyapı onarımları ve eğitim, sağlık gibi temel hizmetlerdeki aksaklıklar hızla çözülmesi gereken meseleler. Ama bir milletvekilinin, "kabak sulusu" gibi gündemi saptıran ve halkın gerçek sorunlarına uzak bir paylaşımda bulunması, bu zorlukları aşmak için hiç de yeterli bir yaklaşım değildir. Bir kabak sulusu tarifi, ne şehirdeki binlerce insanın derdine derman olabilir, ne de onların günlük hayatındaki büyük zorluklara ışık tutar.
***
Kahramanmaraş’ın içinden geçtiği bu zor günlerde, milletvekillerinin, özellikle de seçmenlerine gerçekten hizmet etmeye talip olmuş olanların, halkın içindeki sorunları doğru bir şekilde anlayıp bu sorunlara çözüm odaklı yaklaşımlar geliştirmeleri şarttır. Kabak sulusu gibi gündemler, yalnızca kısa vadeli dikkat çekme amacını güder ve asıl ihtiyaçların gerisinde kalır. Kahramanmaraş, kabak sulusu değil, acil ve kalıcı çözümler bekliyor. Umarız ki, bundan sonraki süreçte bu tür paylaşımlar yerine, şehre katkı sağlayacak, halkı gerçek anlamda rahatlatacak projeler konuşulmaya başlar.