Türk spor tarihinde tüm branşlar dahil olmak üzere olimpiyat yarışmalarında 20 altın, 11 Gümüş ve 8 bronz ve toplamda 39 olimpiyat madalyası ile Serbest güreşimiz Türk sporunun Olimpik lideri konumundadır.1936 yılında Berlin olimpiyat oyunlarında ağır sıklet güreşçimiz Mersinli Ahmet Kireçci ile bronz kazanan millilerimiz ardından dünya savaşları nedeni ile verilen aradan sonra 1948 Londra olimpiyatlarında büyük bir çıkış yakalamış ve dünya literatürüne Türk gibi kuvvetli imajını yerleştirmiştir. Londra'da 4 altın ve 2 gümüş madalya ile minderleri sarsan sporcularımız, 1952 Helsinki olimpiyatları öncesi: Yaşar Doğu, Gazanfer Bilge, Celal Atik ve Nasuh akar gibi 4 büyük şampiyon amatörlükleri ihlal etti iddiası ile olimpiyatlara götürülmedi. Bu durum belki de Londra'dan daha büyük bir başarıyı engelledi ve Türk güreşine büyük bir sıkıntı verdi. Buna rağmen Helsinki'de 2 altın ve 1bronz kazandık.1956 Melbourne'de: 3 altın bir bronz.1960 Roma olimpiyatlarında ise: büyük bir çıkışla 5 altın ve bir gümüş kazanarak dünyayı kendimize hayran bıraktık.1964 Tokyo: 1 altın. 3 gümüş, 1 bronz kazandık.1968 Mexico olimpiyatlarında ise 2 altın.1972 Münih (1 gümüş), 1984 Losangelos: (1 bronz), 1988 Seul (1 gümüş), 1992 Barcelona :(1 gümüş, 1 bronz), 1996 Atlanta: (1 altın), 2000 Sydney :(1 bronz), 2004 Atina (1 bronz), 2008 Pekin; (1 altın), 2016 Rio'da ise:(1 altın 1 gümüş ve birde bronz madalya) kazanarak tarihimizi madalya ile süslemiş olduk. Türk güreş tarihinde serbest branşta : Mustafa Dağıstanlı (1956-1960), 2 kez olimpiyat şampiyonu olan büyük şampiyon. Yine olimpiyat tarihimizde en fazla madalya kazanan sporcumuz ise 1 altın, 1 gümüş ve 1 bronz toplamda 3 madalya ile Ağır sıklet şampiyonumuz Hamit Kaplan olmuştur.
Dünya genelinde en büyük yarışma organizasyonu olan Olimpiyat oyunları her 4 yılda bir defa tekrarlanmaktadır. Dünya güreş birliği tarafından Olimpiyatlar da güreş sporu 6 sıklete düşürülerek büyük bir hata yapıldı. Güreş olimpiyatlarda 6 sıklet Avrupa ve Dünya şampiyonalarında ise 8 sıklet üzerinden icra edilmektedir. Buda insan genetiğine tamamen aykırı bir uygulama biçimidir. Dünya güreş birliğinin olimpiyat komitesi nezdinde girişim yaparak bu yanlış uygulamayı kesinlikle kaldırmalıdır. Çünkü güreş insanlık tarihi kadar eski tarihin en popüler mücadele sporu ve branşıdır. Son söz olarak: Türk spor tarihinin en başarılı kulvarı olan serbest güreşimizin bir eski teknik adamı olarak serbest teki bu başarıların her zaman devam edeceğine inancım tamdır. Allah milletimize, güzelim gençliğimize güç kuvvet versin. İnşallah gençlerimiz her zaman zirvede olacaklardır. Tebrikler Ata sporumuz güreşimize, tebrikler şehit kanı ile sulanmış şanlı Bayrağımızı göndere çektiren şampiyonlarımıza ve teknik adamlarımıza.