Ahmet Gazanfer Bilge, 1339 (1923 yılında Kocaeli vilayetinin Karamürsel ilçesinin Hacı ömer Ağa Mahallesi’nde dünyaya geldi. İsmail ve Nazife Bilge çiftinin 6 çocuklarından 5 numara da olan Gazanfer vatani görevini Bahriyeli olarak yaparken İstanbul’da Avrupa şampiyonlarımızdan Servet Meriç hocadan ilk güreş derslerini aldı. Gazanfer Bilge’yi dünyada öne çıkaran en önemli yeteneklerinden birisi ise “Maç yapma yeteneği” ve inanılmaz kuvvette devamlılığı ve hareketliliği idi. Evet Gazanfer Bilge 1946 yılında Stockholm’de yapılan Avrupa Şampiyonasında ilk sınavını verir. Bu ilk sınavda: İlk turda rakibi Fransız’ı (sayı ile), İkinci turda İngiliz’i (tuşla), 3 turda ise rakibi İsveç’in yetiştirmiş olduğu önemli star Olle Anberg oldu. Onu da yendi. Dördüncü turda ise Macar Toth''u da tuşlayan Gazanfer zaferini ilan ediyor ve Avrupa Şampiyonluğuna ulaşıyor. Büyük üstat Yaşar Doğu onun için şöyle demişti. “Ben bu işin hamallığını, Gazanfer Pehlivanlığını, Celal Atik ise Cambazlığını.” Sıra 1948 Londra Olimpiyatları''nda idi. Londra Olimpiyatlarında: İlk turda İran''lı yı (tuşla), ikinci turda Macar’ı tuşla, 3. turda Fransız’ı (tuşla), 4. turda Amerikalı, beşinci turda Finlandıyalı ve Final maçında da İsveçli rakiplerini yenerek Olimpiyat Şampiyonu oldu. Gazanfer Bilge kök itibarı ile Kafkas Kartalı imam Şamil gibi o da bir Kafkas savaşçısı idi. Ele avuca sığmayan yapısı müthiş mücadele yeteneği ile dünyayı hayran bırakan bir yapısı vardı. Bu büyük zaferlerden sonra 1952 Helsinki Olimpiyatlarına katılmak üzere Finlandiya’ya gitti. Ama ne yazık ki o dönem TMO Komitesi’nin diğer şampiyonlar ile birlikte bunlar “Profesyonel” diyerek ilan etmesi üzerine olimpiyatlara katılamadı. Gazanfer Bilge Finlandiya’da Fin Türkleri Derneği Başkanı Zuhur Tahir Bey’in kızı Yıldız Hanım ile evlenerek Türkiye’ye döndü. Bu mutlu evlilikten tek çocuğu olan Yusuf dünyaya geldi. 1961 yılında Yokohama’da Dünya Şampiyonasına katılan milli takımımızın da antrenörlüğünü yapmıştır. Büyük şampiyon Yaşar Doğu’nun “Deli oğlan, deli Fişek” dediği bu müthiş şampiyon 20 Nisan 2008 tarihinde aramızdan ayrıldı. Gazanfer Bilge minderdeki şampiyonluğunun yanı sıra hayır hasenat işlerinde de Türkiye’miz ve belki de dünyada eşine bile rastlanamayacak işlere imza attı. O Ayyıldızlı bayrağımızı dalgalandırmanın yanı sıra, kazandığı alın teri ile Mübarek vatanına milletine bakınız neler yaptı. 1-Gazanfer Bilge Eğitim ve Spor Yüksek Okulu, 2-Meslek Yüksek Okulu 3-Yüksek Öğrenim Öğrenci Yurdu, 4-İlköğretim okulu 5-İşitme Engelliler okulu, 6-Kimsesiz çocuklar yuvası, 7-Bilgisayar Laboratuvarı, 8-Yuva ve el sanatları kursu, 9-Sağlık Ocağı, 10-Spor kompleksi, 11-Belediye binası, 12-İçme suyu tesisleri, 13-Cami-i şerif, 14-Park ve bahçeler gibi onlarca esere imza atarak bu millete armağan etmiştir. Bunun yanı sıra a-Devlet üstün hizmet madalyası, b-2004 yılında Uluslar arası Olimpiyat Komitesi (IOC) bağlı CIFP komitesi, “Halka hizmet, sporda yatırım” dalında Dünya Fair Play şeref ödülü”gibi çok önemli ödül sahibi idi. Rabbimiz ayeti kerimesinde “Kullu nefsin zaikatul mevti” diyerek her canlı nefisin ölümü tadacağını biz kullarına beyan etmiştir. Gazanfer bilge sahibi Rahmana dönüş yolculuğunda bu hayır hasenat işleri ile amel defterini bir hayli hayır işlerde doldurmuş gönlü gözü bol bir şampiyondu. Bilge örnek davranışları ile ders niteliğinde izler bırakmıştır... “Türk milletinin gönlünde sarsılmaz taht kuran bu büyük şampiyonumuzu minnetle yâd ederken. Kıyamette mahşer meydanında Resulü Kibriya’nın safında olan cennetlikler ehlinde olmasını diliyorum. Allah rahmet eylesin, mekânı cennet olsun.”