Kahramanmaraş halkı, 31 Mart yerel seçimlerinin üzerinden 3 aylık bir zaman geçmesi sonrasında ve de yenilenen İstanbul seçimlerinin ardından memlekete dönen belediye başkanlarından artık icraat yani; hizmet ve yatırım bekliyor.

Nisan ve Mayıs aylarını 'Hoş Geldin ve hayırlı olsun' ziyaretlerinin yanında mübarek ramazan ayını da idrak ederek geçiren başkanlarımız, Haziran ayını da bayrama ve İstanbul seçimlerine ayırmıştı. Artık seçimler geride kaldı. "Evli evine, köylü köyüne" diyeceğiz ama maalesef Kahramanmaraş'ta da köy kalmadı. Böylece memleket gündemine dönen başkanlarımızı artan yaz sıcaklığı ile birlikte zorlu bir mesai bekliyor.

Elbette gözlerin ve kulakların çevrili olduğu yerlerin başında Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi (KMBB) geliyor. Çiçeği burnunda başkan Hayrettin Güngör, geçen 3 aylık zaman dilimini aynı zamanda kadrolaşmaya ayırdı.

Başkan Güngör son olarak il dışından bir transfer daha yaptı. Aslen Konyalı olan ve son 10 yıldır Sakarya Büyükşehir Belediyesi'nde Genel Sekreter Vekili ve SASKİ Genel Müdürü olarak çalışan 58 yaşındaki Dr. Rüstem Keleş'i Kahramanmaraş'a getirerek Genel Sekreter yaptı. Allah hayırlı etsin. İnşallah çeşitli yerlerden getirilerek oyuna sürülen yönetim kadrosu Kahramanmaraş'ta başarılı işlere imza atar. (Yoksa kaybedenKahramanmaraş olur.)

Yeri gelmişken bir hususu bir kez daha belirtmekte fayda görüyorum: Seçim sonrasındaki kadrolaşma için bugüne kadar pek eleştiride bulunmadık. Bu nedenle zaman zaman yakın çevremizden 'memleketin çocuklarına sahip çıkmıyorsunuz' eleştirilerine bile maruz kaldık. Ama biliyorduk ki; her başkanın kendi üst yönetim kadrosu ile çalışmaya hakkı vardır. Ancak bu süreçte; KMBB'de çalışan üst yönetimin hepsinin kötü ve başarısız olarak değerlendirilmemesi gerektiğini de vurguladık. Bir başka deyişle; kimse, kimsenin adamı değildir, belediyenin çalışanıdır. Başkanlar gelir geçer ama kadrolar kalır. (Elbette görevini suiistimal edene ve çalışmayana da gereği yapılır.) Sadece bunları hatırlattık. (KMBB hakkında ilk değerlendirmelerde bulunabilmek için sabırla ilk 6 aylık sürenin tamamlanmasını bekliyoruz. 3 ayı geçti, geriye kaldı 3 ay.Bitmezse kösenin sakalı bitmezmiş zaten. Sayılı vakit dediğin ne ki...)

İlk 3 aylık dönemde kendi iç dinamiklerini oluşturabilmek için yoğun uğraşan ve bu nedenle de gerek basın gerekse de yerel unsurlar ile diyalog kurmaya pek vakit bulamayan Hayrettin Güngör'ün sosyal medya sayfasında 30 Haziran 2019 - 00.43'de şu paylaşım yapıldı: "Şehrimizin trafik ve toplu ulaşımı ile ilgili kısa, orta ve uzun vadeli yapılacaklar ve plan hazırlama konularını uzmanlar ve çalışma arkadaşlarımızla değerlendirdik. Bu konuda Trabzon caddemizde incelemeler yaparak görüşler aldık."

Bu paylaşıma göre çiçeği burnundaki başkan Güngör, demek ki kadrolaşmasını çok büyük oranda tamamlayarak Kahramanmaraş'ın problemlerine çözümler için kolları sıvamış. Daha önce de sık sık belirttiğimiz üzereTrabzon Bulvarı'nın geçen dönemde (Yaklaşık 12 milyon lira harcanarak) sokak yapılan bölümü yeniden eski haline getirilmelidir. Bunun için fazla düşünmeye, konuşmaya ve de incelemeye gerek yok sanırız. Tüm Kahramanmaraş bu gerçeği görüyor zaten. Kaldı ki bunun için ihale yapmaya bile gerek yok. Belediye'nin kendi imkânları ile birkaç günde bu iş yapılır. Haydi, Hayrettin başkan, yap ilk önemli ve hayati icraatı.

İLGİNÇ BİR PAYLAŞIM: "Olur, olmaz ortamlarda mülteci konusunu tartışmak kimseye bir şey kazandırmayacaktır çünkü mültecilerin çoğunluğu ne muhacirdir, mukim olanların çoğu da Ensar değildir. Amerika ekonomisi savaştan, kavgadan beslenmektedir. Bu yüzden sınırlarımıza yığılan mülteciler bir projedir, arkasında da Amerika ve Avrupa vardır. Türkiye ekonomisini zora sokmak için plan dâhilinde belirli aralıklarla mültecileri sınırlarımıza yığmışlardır. Tamam, kimse aç ve açıkta kalmasın ama bu gerçekleri de bilelim ve ona göre Türkiye olarak kendi politikamızı uygulayalım. Bu durumda kimsenin Ensar rolü üstlenmesine de gerek yoktur, zira işin gerisinde derin plan vardır, bunu görmemiş olmak işin şeklini değiştirmeyecektir." (M. Nedim Tepebaşı)

BİR DETAY: İlk bayan milletvekilimiz Sevde Bayazıt Kaçar, gerçekten hanımefendi bir kişilik ve olgunluğa sahipmiş. Görevi döneminde giyim kuşamına varıncaya kadar acımasız eleştirilerde bulunmamıza rağmen, ne bir gün bize hakaret etti, ne WhatsApp grubundan aleyhimizde kötü bir şey yazdı, ne de basın aleyhinde bir propaganda yürüttü. Asaleti, siyasi anlayış ve olgunluğu çok yüksek imiş. (Demek ki kötüleri görmeden iyinin kıymeti de anlaşılmıyormuş.)

BİR TAVSİYE: Kahramanmaraş il merkezi bugünlerde aşırı derecede sıcaklıklar yaşıyor. Geçen gün bir grup dostumuzla havadan bunalınca soluğu az uzağımızdaki Tekirhan Tesisleri'nde aldık. Orası buraya göre bir hayli serindi. Hem serinledik, hem de ruhumuzun gıdasını aldık. Hemen hemen günlük olarak canlı müzik programı yapan kıymetli sanatçı dostumuz Yusuf Konaşoğlu, kendine özgün buğulu sesi ile istek parçalarımızı da söyleyerek bize güzel bir gece yaşattı. Eline ve yüreğine sağlık sevgili dost. Aşırı sıcaklardan kısa bir süre de olsa kaçmak isterseniz Tekir'i sizlere de tavsiye ederim. (Zaten bu dünyada yediğimiz, içtiğimiz ve dinlediğimiz kalıyor. Demedi demeyin, çok ta kafayı takmayarak yaşadığınız anın kıymetini bilin ve doyasıya yaşayın. Bakın sosyal medya fenomenimiz Mehmet Bağrıaçık dostumuz şunu paylaşmış: "Bir Çin Atasözü der ki; içinizdeki yaşam ateşini söndürmeyin. Sevgi, heyecan ve mutluluk güneşinizi batırmayın. Her sabah doğan güneş, her akşam nasılsa batacak. Siz, ruhunuzdaki güneşi batırmayın..")

HAFTANIN SÖZÜ: "Su Zengini Kahramanmaraş'ta nasıl olur da SU FESTİVALİ olmaz! Kılavuzlu gibi bir doğa harikasını nasıl olur da BALIK HALİNE çeviririz. Bu şehrin düşmana ihtiyacı yok!" (Serdar Bursalı)

Geçen Haziran ayından bu yana düzenli olarak hafta bir kez bu sütunlarda sizlerle birlikte olduk. Yoğun gündemleri sizlerle birlikte yaşadık. Sanırız kısa bir molayı hak ettik.

(Olağanüstü bir gündem olmazsa eğer) Tatil sonrasında yeniden görüşmek dileği ile hoşça kalın...

 

MUSTAFA NURİ ŞİRİN

e-mail: