Geçenlerde e-posta adresime gelen "Türk olmak nasıl bir duygudur?" (*) yazısını okudum. Gündemin yoğunluğundan çıkmak için bizi bize anlatan bu yazıyı okuyucularımızla paylaşmak istedim.
 
Bakalım Türk olmak nasıl bir şeymiş? Buyurun başlayalım:
 
Aslında çok şeydir, Türk olmak.
 
Türk olmak, Osmanlı'nın borcunu ödemektir. Kosova'da ve Bosna'da, Batı Trakya'da ve Makedonya'da bilmem kaç asır geçmişte kalan meselelerin hesabını vermektir. Türk olmak; Kıbrıs'ta, Hocalı'da, Anadolu'da ve Balkanlar'da soykırıma uğrayıp, karşılığında yapmadığın soykırımla suçlanmaktır.
 
Türk olmak; vatanına, milletine, tarihine sahip çıktığında faşist olmaktır! Vatanına, milletine, tarihine sövdüğünde demokrat ve çağdaş olmaktır!
 
Türk olmak zordur, çetindir ve eziyetlidir. Sayısız imparatorluk kurup, sayısız imparatorluklar yıkmanın yanında üç kıtadan dönüp, bir küçük yarımadada misafir muamelesi görmektir.
 
Türk olmak; arabaya koşulan ilk atın vatanında, yazının bulunduğu, paranın icat edildiği, ilk yazılı antlaşmanın imzalandığı, her metrekaresinden bereket fışkıran bu yurtta, kalkınmak için yabancı sermaye beklemektir.
 
Türk olmak; tarihten eski bu topraklarda sahip olunan yüksek değerlere rağmen, bir haftalık hafıza ile yaşamaktır.
 
Türk olmak; Doğu Roma'yı da, Batı Roma'yı da yıkıp, Yeni Roma olan AB'ye girmeye çalışmaktır. Türk olmak; Çanakkale'de ölmek, ölmeden önce düşmana su vermektir. O’nun yaralısını, sırtında hastaneye taşımak, düşmanın ardından rahmet okumak! kanlısından helallik almaktır!
 
Kar yağdığında kayak yapmayı değil, evsizleri düşünmektir Türk olmak. Balkon köşesine kuşlar için kışın ekmek kırıntısı, yazın su koymaktır. Yağmura rahmet, kara bereket diye bakmaktır.
 
Türk olmak; belki de dönmeyeceğini bilerek askere davul-zurna ile uğurlanmaktır. Şehit anasının gözyaşlarını tutarak tabutuna son kez dokunurken 'Bir oğlum daha olsun, onu da vatan için göndereceğim', babanın da 'Vatan sağ olsun!' demesidir Türk olmak.
 
Türk olmak; her hükümetin enkaz devraldığı, ama ardında enkaz bırakmadığı ülkede yaşamaktır. Türk olmak; evindeki bir kap aşın yarısını Tanrı misafirine vermek, kendini yerde, misafiri döşekte yatırmaktır.
 
Türk olmak; saz-kaval, davul-zurna çaldığında, ney üflendiğinde, kös dövüldüğünde, yüreğinin derinlerinde bir sızı sezmektir. Yemen Türküsünde hayatın sana verdiklerine 'Nasip', vermediklerine 'Kısmet' demektir. Her işin 'Hayırlısına’ inanmaktır ve ağlamamak için çok gülmekten çekinmektir Türk olmak.
 
Türk olmak; Asya'da "Batılı", Avrupa'da "Doğulu" diye tepki görmektir. Irk sözünü bilmeden yaşamak, yaradılanı Yaradan'dan ötürü sevmektir.
 
Türk olmak; Medeniyetler mezarlığı Anadolu'da dik durabilmektir! Zor iştir Türk olmak.
 
Zor ama… yine de… Ne Mutlu Türk'üm Diyene!’
 
Son söz: ‘Milletimiz ve Devletimiz ilelebet var olsun’
 
(*) Söz konusu yazı J.F. Gökçen mahlasıyla internet ortamında yayımlanmaktadır.