Neden Coronovirüs terörü başlığını attım biliyor musunuz?
Çünkü ortada sadece bir virüs salgını bulunmuyor. Toplumun sinir uçlarına dokunan yayınlar ile korku terörü yaratılıyor. Doğal olarak da insanlar korku ve panik içinde…
Adeta virüs değil de korku bulaşıcı oldu.
Bir de fırsatçı ve stokçuların yarattığı teröre ne demeli?
Temel ihtiyaç maddeleri, temizlik maddeleri ve dezenfekte ürünlerine yapılan anormal zamlar da oldukça mide bulandırıcı…
Ana Haber spikeri Ece Üner kanalında, bu ahlaksızlığı çok güzel değerlendirdi:
"Namuslu esnafa hiçbir lafımız yok ama virüs mü fırsatçılar mı daha hızlı yayılıyor bilemedik. Corona virüs geliyor. Maske fiyatı 5 katına çıkıyor. Dezenfektan bilmem kaç katına çıkıyor. Makarna üç katı fiyatına çıkıyor. Deprem oluyor, ev sahipleri fiyatları üç katına çıkarıyor. Ramazan oluyor yiyeceğe zam oluyor. Sorsan hepimiz Müslümanız. Gel gör ki, namaz 5 vakit, ahlak 24 saat farz. İhbar et, edin bu bizim vatandaşlık sorumluluğumuz.’
Korkuyla değil, bilgi ve farkındalıkla hareket etmeliyiz.
Önce bağışıklık sistemimizi güçlendirmeliyiz. Dengeli ve sağlıklı beslenme, düzenli uyku, bol sıvı tüketmek ve tabi ki kişisel sağlık bilgisi kuralları…
Ayrıca tuzlu suyun 3-4 saat ara ile buruna çekilmesinin, ağızda gargara yapılmasının yararlı olduğu tavsiye ediliyor.
Bir de güzel haber: ‘Ortaya çıkan yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) 4 Mart itibarıyla dünyada 93 binden fazla kişiye bulaştığı tespit edilirken, bunlardan 50 bin 984'ü iyileşti.’
Bir zamanlar kuş gribi, domuz gribi gibi vak'aları da yaşadık. Bu virüs de atlatılır.
Panik yapma, suya sabuna dokun, sık sık el yıka, kolonya kullan ve hasta olma arkadaş!