Tarımda iç açıcı durumda değiliz. Gübreyi, tarım ilacını, mazotu ve yemi hem dışarıdan hem de dolarla endeksli almak zorunda kalan yüzbinlerce çiftçinin kan ağladığını söylesem, acaba iktidar kanadından bana ne cevap verirler, tepki gösterirler mi?
Üzülerek yazıyorum, ülkemde hem tarım, hem hayvancılık öldü.
Yukarıda saydığım ürünleri alabilmek her geçen gün zorlaşıyor, imkânsız hale geliyor iken, gübre ve tarım ilacı kullanmadan üretim, ziraatta beklenen verim ve kalite elde etmek mümkün mü, onu da çiftçilere sormak lazım.
Ekranlarda seyrettiğim haber kanalları, bakıyorum felakete haberleri ile dolu.
Gübre, mazot ve tarım ilacı deli dolu seyir halinde. Tutabilene aşk olsun! Frenleyemiyorsunuz da. Dizginlemek mümkün değil. Haliyle çiftçinin, hayvancılıkla uğraşan insanların sırtına binen yük, kamburlaştırdı insanları.
*
Sadece gübre değil sorun olan, yeme fiyatları da adeta uçtu. Gazetemizin de yazarı olan tarım ve hayvancılık sektöründe bir numara olduğunu düşündüğüm Eşref Şekerli kardeşim her geçen gün isyan etmese de haykırıyor, uyarıyor, ‘duyun sesimizi’ diyor.
Eşref Şekerli’nin bu haykırması, sese kısık olunca, bu çığlığı ne kadar kabul görüyor ve ne kadar ses getiriyor, bilemem. Bir hayvancılıkla uğraşan insanın bu pahalı yemi alıp ‘süt ineği’ beslemesi ve ondan süt elde ederek para kazanmasını varın siz hesap edin!
Zaten süte de anormal derecede zam geldi. Anneler çocuklarını ne ile besleyecek, ben bilmem merkez bilir!
*
Ete sürekli zam yapılıyor.
Memlekette hayvancılık bitti, tarım da öyle.
Böyle giderse, Hindu’lar gibi ineğe tapacağız. Onu mübarek hayvan yerine koymamıza az kaldı. Çünkü azalıyor, daha büyümeden, düve olmadan kesimhaneye gönderiliyor. Nasıl beslesinler, nasıl baksınlar. En iyisi, düve halinde iken kesip kasaba teslim etmek
Peki ineğe tapılır mı? Vallahi böyle giderse sıra ona da gelecek gibi.
Koyun da öyle, keçi de öyle, inek de hakeza.
Öyle ki, artık ineklerin sayısı azalınca, o güzelim hayvan nadir bulunan bir kutsal varlık haline geliyor.
Ee, memlekette inek de kalmadı kesecek!
*
İnek, davar (keçi koyun) böyle de kazların durumu nasıl?
Kaz besleyenleri de tehlike bekliyor ve sayısı her geçen gün azalıyor. Ben kaz kafalı bir gazeteci değilim çok şükür, kaz’a gelmem, aksini iddia edene ‘kazın ayağı öyle değil’ de derim ama memlekette yolunacak kaz da kalmayınca, kaz sürüleri de her geçen gün azalınca, marketlerdeki tavuk zaten samandan farksız, kaza talim diyeceğim de, o da elimize geçmiyor.
Merkezde kaz kalmadı ki…