Meşhur hikâyedir. Molla Kasım Yunus Emre’nin şiirlerini alır ve bir ırmağın kenarına oturur. Sırayla şiirlere göz atar. Atar atmasına da baktığı sayfayı işe yaramaz diye kopartarak ırmağa atar. Irmak kenarında Yunus incelemesi devam ederken Molla Kasım’ın gözü şu dizelere ilişir.
“Derviş Yunus bu sözü eğri büğrü söyleme, Seni de sigaya çeken bir Molla Kasım gelir.”
Molla Kasım bu dizeleri okuyunca yaptığına pişman olur ve Derviş Yunus’un şiirlerini ırmağa atmaktan vaz geçer. Bugün neredeyse hepimiz bir ırmağın kenarına oturmuş MOLLA KASIM olduk. Kişilere, olaylara şöyle bir göz ucuyla bakıyor ve işe yaramaz dediklerimizi daha doğrusu işimize yaramayanları hemencecik ırmağa atıyoruz. Ancak birilerinin de bize Molla Kasım’lık yapacağını hatırdan çıkarmamalıyız. Sayın Cumhurbaşkanı Anayasa Mahkemesinin bir ‘hak ihlali’ ile ilgili bir kararına Molla Kasım tavrıyla! ‘ben bu karara saygı da duymuyorum, uymuyorum da’ diyebilmektedir. Kuşkusuz Mahkeme Kararlarını herkesin ‘beğenmeme’ hakkı vardır. Ancak işimize gelse de gelmese de hepimiz bu kararlara uymak mecburiyetindeyiz. Sayın Cumhurbaşkanının görevi gereği çok geniş yetkileri ve Anayasal sorumsuzluğu var. Ancak sıradan vatandaşlar da bu yolu tercih ederlerse toplumda kaos ve anarşi doğacaktır. Nitekim bu sözlerin akabinde toplumdaki kutuplaşma daha da artmıştır. Daha önce de başörtüsü ile ilgili bir Danıştay Kararı için benzer ifadeler kullanılmıştı. Halbuki hukuk hepimizin ortak paydasıdır. Varsa eksikler ve hatalar süreç içerisinde düzeltilmelidir. Ancak düzeltme cihetine gitmek yerine hukuka karşı cephe açmak fevkalade sakıncalı bir tutumdur.
Hepimiz MOLLA KASIM olamayız. Ancak hepimiz günün birinde bizi sigaya çekecek bir MOLLA KASIM gelebileceğini hatırdan çıkarmamalıyız. Gerek devlet adamları gerekse de sade yurttaşlar geleceğin birlikte inşası için özen göstermelidir. Ötekileştirici, ayrıştırıcı dil ve üslup fay hatlarını derinleştirecektir. Ortak paydamız hukuk olduğu, beşeri ve ahlaki değerler olduğu sürece ayrışma kaynaşmaya dönüşecek ve bu kaynaşmadan güçlü bir sinerji ortaya çıkacaktır. Molla Kasım tavrı iyi bir yöntem değildir. İyi olan bir sistemin olması ve o sisteme herkesin uymasıdır. Kişi veya kişiler sisteme değil de, sistem kişi veya kişilere uydurulmaya çalışılırsa başka bir Molla Kasım’da bizim yaptıklarımızı sorgulayacaktır.
SON SÖZ: ‘Kim ne yaparsa, kendine yapar’