Auteur yönetmen olan Nuri Bilge Ceylan’ın filmlerini anlamak ve zevkle izlemek için sanatın birçok dalından anlamanız gerek. Resim sanatından anlamanız gerek mesela, fotoğrafçılık sanatından anlamanız gerek. Birçok insan Nuri Bilge Ceylan’ın filmlerini sıkıcı buluyor. Sebebi de sanat ve sinema dilini bilmemesidir. Mesela psikoloji ile ilgili olmayan bir kişi, Bir Zamanlar Anadolu filminin son sahnelerinde Savcı’nın otopsiye girip cesedi incelemesi, cesetten kan yüzüne kan fışkırmasının altındaki anlamı yakalayamaz. Oradaki anlam ise şu: Anadolu’daki bazı bedbahtlığın yüzüne bulaştığını imgeler. Nuri Bilge Ceylan kendi filmlerinin normal insanlar için sıkıcı olduğu kabul eder ve insanlara da hak verir, ‘Günlük yaşamın sıkıntıları yetmezmiş gibi bir de benim filmime kafa yorsunlar’ der.
***
Türk Sinemasına adını altın harflerle yazdıran Nuri Bilge Ceylan’ın son filmi Ahlat Ağacı filmine gelelim. Önceki filmlere göre bu filmde yakın planla birçok kişiyi de şaşırtmıştı. Önceki filmlere göre durağan olmayan ve daha akışkan bir hikaye anlatısı olan bir film… Yarattığı Sinan karakteri ile de Türkiye’deki az bilgi ile çok ukalalık yapan birçok genci resmettiği düşünenlerde var. Zaten, Sinan karakterini canlandıran Doğu Demirkol’da öyle birisi değil mi? Artık kendini yineleyen değil, yenileyen olduğunu bir sonraki filminde göreceğiz. Yani Sinema öyle bir sanat ki, belirli bir süre de içerisinde birçok mesaj verebilme özelliğine sahip bir aurası olan bir sanattır. Bu sanatı tam olarak anlamakta bir güçtür zaten.