“BİR GECE ANSIZIN GELEBİLİRİZ” DEDİK VE GELDİK…
Birkaç yazımda Ortadoğu ve ABD’nin planları ile alakalı yorumlarda bulunmuştum. Amerika Birleşik Devletleri’ni şu anda kim yönetiyorsa, hala Türkiye ile uğraşmaması gerektiğini, bölgede planlarını bozacak, tekerine çomak sokacak tek ülkenin biz olduğunu anlaması gerekiyor.
Deaş Terör Örgütü’nü bitirmek bahanesi ile bir başka terör örgütüne 4000 tır silah ve mühimmat veren, tek diş geçiremediği Türkiye’nin sınırlarına terör kuşağı kurmaya çalışan ABD’nin planlarına bir kez daha, bu kez de Afrin Harekatıyla dur diyoruz. Ekonomiyle , suni krizlerle ve 15 Temmuz hain darbe girişimi ile baş edemedikleri Türkiyemizi, terör maşalarıyla kıskaca almaya çalışan hainlere günlerini gösteriyoruz.
Savaşın güzel tarafı olmaz ama, özgürlüğümüz, sınır bütünlüğümüz ve güvenliğimiz için şart olan bu savaşta, yüzde 75 oranında yerli ve milli silahlarımızın başarıyla kullanılıyor olması göğsümüzü kabartan başka bir durum. Fırtına obüsleri, hızır zırhlı personel taşıyıcıları, mpt76 piyade tüfekleri, savunma ve saldırı füzeleri, silahlı silahsız insansız hava araçlarımız ve daha sayamadığım bir çok yerli üretim silahla düşmana korku salmaya devam ediyoruz.
Dünya ülkelerinin operasyona bakış açısı da beni fazlasıyla sevindiriyor açıkçası. Planlarını bozduğumuz Amerika dışında ,Rusya’nın bölgedeki askerlerini çekmesi, Nato’nun ve Avrupa Birliği’nin kendimizi koruma hakkımızı vurgulamaları gerçekten de içerde ve dışarda ne kadar güçlü bir konuma geldiğimizin bir göstergesi. Ama dünya siyasetinde yüzlerce yıl söz sahibi olmuş, güneş batmayan ülke denilen Birleşik Krallığın nerdeyse Suriye krizi başladı başlayalı baya geri planlarda kalmasına hala bir anlam verebilmiş değilim. Bu durumun etkilerini de zamanla göreceğiz.
Şanlı ordumuzun bu görevden de alnının akıyla çıkacağından şüphemiz yok. Allah yar ve yardımcıları olsun. Şehitlerimizin de ruhları şad, mekanları cennet olsun…
