Üzülerek söylüyorum, bugünlerde adı konmamış bir ekonomik savaş yaşıyoruz. Ülkemize karşı dolar üzerinden hain bir saldırı var.
Baskı fırtınalarının kaynağı belli. Ekonomik kuşatmanın amacı da belli.Türkiye’yi kendi iç sorunlarıyla boğarken coğrafyamızda yaşanan gelişmelere seyirci kalmamız isteniyor.İki ebedi ortak ABD ve İsrail, masa başında yeni projeler üretiyorlar.B izim de saha dışında kalmamız hesaplanıyor.
Sonuçlarını düşünmek bile korkunç... Bu senaryo ile ulusal güvenliğimiz resmen tehdit altında.
Gün kararlı ve dik durma zamanı...
Bir güzel gelişme de yaşadıklarımıza at gözlüğü ile bakanlar hariç sağ duyulu vatandaşlarımız, bu olayın milli bir mesele olduğu konusunda hem fikirler.
Fakat bu çalkantılı dönemi fırsata çevirmek isteyen zübüklere şaşırıyorum. Eski alışkanlıklarından hiçbir zaman vazgeçmeyecekler.
Sözüm kur kaynaklı yaşanan spekülatif hareketlerle vurgun vurmaya çalışan sözde ulusal şirketlere....
Bu ekonomik kriz savaşında fedakarlık yerine fırsatçılık yapanlara... Özellikle gıda sektöründe yaşanan rezillikler... İnsan diğer ihtiyaçlarını erteleyebilir ama beslenme ertelenir mi?
İşte markette yaşanan etiket ve gramaj oyunu... Aktörler ise ünlü holdingler...
Gazeteci Fatih Altaylı bu rezilliği ‘Utanmazlık Zamları’ diye köşesine taşımış... Paylaşıyorum...
‘....Siz istediğiniz kadar yeni falan deyin, her şey aslına rücu ediyor.
Ülkeyi kim yönetirse yönetsin, nasıl yönetirse yönetsin tepkiler, tavırlar değişmiyor.
Sadece açıktan yapılamayanlar gizliden yapılır hale geliyor.
Yok yok öyle çok derin bir mevzudan bahsetmeyeceğim.
Basit, bildiğimiz, alıştığımız bir şeyden söz etmek istiyorum.
Yüksek enflasyon dönemlerini yaşayanlar hatırlar, etiketler her gün değişir, fiyatlar her gün yukarı çekilirdi.
Üstelik de büyük bir fırsatçılıkla.
Kur 1 artarsa fiyatlar 1,5 atardı.
Bu da bir sonraki kur artışını tetikler, kısır döngü içinde yuvarlanır giderdik.
Şimdi yine o günlerdeki alışkanlıklara döndü bazı fırsatçılar.
Mesela önümde bir ürün duruyor.
Etiketinde 1,25 TL yazıyor.
Dolaptan bulduğum 15 gün önce alınmış aynı paketin üzerindeki fiyat ise 1 TL.
Yani 1 ayda içinde yüzde 25 zam gelmiş zannediyorsunuz değil mi?
Etiketi incelemezseniz durum bu.
Ama etikete iyice bir bakarsanız 1 ay önce 1 TL’ya aldığınız ürünün 120 gr olduğunu görürsünüz.
Dün 1,25 TL’ye aldığınız ürünün ise 91 gr.
Yani aslında ürünün kilo fiyatındaki artış yüzde 70’e yakın.
Ve üstelik bu ürün yüzde yüz yerli.
Dediğim gibi tavırlar değişmiyor asla.
Siz değiştirdik zannediyorsunuz, aslında Türkiye sizi değiştiriyor.’
Ticaret Bakanlığı bu utanmazlar için harekete geçmiş... Bu rezillere sadece ceza yetmez... Ayrıca kamuoyuna teşhir edilmeleri gerektiğini düşünüyorum.