Sevgili çocuklar!
Kur'an-ı Kerim'in on ikinci suresi Yusuf Suresi'dir.
Mekke'de indirilmiştir ve yüz on bir ayettir. Yusuf Peygamber'in hayatından söz ettiği için bu adı almıştır. Sure, dördüncü ayetten itibaren Yusuf Peygamber'den bahsetmekte ve bu bilgilerin "Gayb" bilgileri yani vahiyden başka bir yolla elde edilemeyecek bilgiler olduğuna dikkat çekmektedir. Peki, biz bilgilere nasıl ulaşıyoruz? Düşünerek buna cevap verelim. Akıl birinci kaynağımız, duygular, tecrübe ve büyüklerimizin sözleri diğer kaynağımız değil mi? Bir de bunların dışında yer alan Allah'a ait bir bilgi kaynağı vardır ki onun da adı "vahiy"dir.
Allah hakkındaki bilgiyi, niçin yaratıldığımızı, niçin ve nasıl yaşamamız gerektiğini, ölümün ne olduğunu, ahi-rette ne olacağını ancak vahiy bilgisiyle peygamberlerden öğrenebiliriz. Bunun başka bir yolu yok. Din işte bize bunları hatırlatır, inanç ve iman yoluyla hakikate ulaştırır. Yusuf (a.s) insan güzeliydi ve biricikti. Yusuf'un kendi annesinden bir, diğer annesinden on kardeşi vardı. Babaları ise Yakup Peygamber'di.
Surede Yusuf'un, kardeşleri tarafın-dan kuyuya atılması, oradan çıkartılıp Mısır'da köle olarak zengin idareci Potifar'a satılması, bir iftira sonucu cezaevine girmesi, Mısır Sultanı'nın gördüğü rüyayı yorumlaması, neticesinde cezaevinden çıkarılıp maliyeden sorumlu, yüksek düzeyde yöneticiliğe getirilmesi, uzun süreli bir ayrılıktan sonra babası ve kardeşleriyle tekrar buluşması anlatılmıştır. Yusuf Suresi edebi eserlere kaynaklık etmiş, onlarca konu kültür ha-yatımıza bu sure dolayısıyla girmiştir. Aile, kıskançlık, kardeşler arasındaki sevgi, hayatın zorlukları, umut bu sure-de iç içe anlatılmış, bunların insan haya-tındaki yerine vurgu yapılmıştır. Duygularımızın esiri olmayalım ama duygularımızı hayatın enerjisi olarak kullanmanın yollarını öğrenelim. Siz de görüyorsunuz ki, insanlar çoğu zaman duygularının esiri oluyor, bunun ağır bedellerini de hayatlarıyla ödüyorlar. Örneğin kıskançlık insana ne belalar açı-yor da başımız sıkıntıdan kurtulamıyor. Her insanda bu duyguların olması normaldir. Sıkıntı bu duyguların hayatımızı esir etmesi ve bizi olumlu düşünmeden alıkoymasıdır. Siz, siz olun duygularınızın esiri olmayın.
Sağlıcakla kalın.