Gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar...Akşam oldu hüzünlendim ben yine...Duydum ki unutmuşsun gözlerimin rengini...Nasıl geçti habersiz...
Bu eserler bir zamanlar Türk Sanat Müziği’nin altın şarkılarıydı. Bir başkaydı o besteler...
İçinde biraz hüzün biraz sevinç ve bir o kadarda yaşanmışlık vardı. Duygusuz söylenemezdi hiç biri. Duygu katmazsan adı zaten olmaz dı sanat müziği.
Nasıl da duyguluydu bu şarkılar...Dizelerindeki sıcaklık,içtenlik nasıl insanı alıp götürüyordu.Artık ne yeni besteciler ne yeni şarkılar var.
İnsanların gönlüne taht kuran bu hit parçaları duymuyoruz artık..Şimdi Türk Sanat Müziğimiz rafa kaldırıldı
Günümüzdeki gençlik Türk Sanat Müziği’ni tanımıyor,dinlemiyor. Onlar için varsa yoksa popüler müzik... Duygu ve sevgi üzerine kurulu herhangi bir farklılık sunmayan basit şarkılar...İçinde nitelik ve derinlik olmayan o anlamsız sözler...
Yeniden müzikte kendi değerlerimize sahip çıkmamız gerektiğini düşünüyorum.Kültürümüze,ruhumuza dokunan bu şarkıları yeniden yaşatarak, aslında unuttuğumuz bazı değerleri yaşatacağımız aklımızdan çıkmamalı.
21.yüzyıl insanı artık duygularını ifade etmekte teknolojiyi kullanıyor. İnternet dünyasından indirilen alıntı sözlerle birbirimize sevgi sözcükleri fısıldıyoruz. Sevgi ve saygıyı başka kanallarda aramak yerine kültürümüze,sanat müziğimizin nağmelerine kulak versek nasıl olur acaba?