Ufuk açıcı dergimiz Altınoluk’un Kasım sayısı bu ayın ilk günlerinde yayınlandın abone ve takibcilerine ulaştırıldı. Dini edebiyatın farklı türlerine yer veren dergi geniş bir okur kitlesince takip ediliyor.
Çok uzun yılları geride bırakan dergi yetiştirmek istediği insan tipinin kodlarından hiç vaz geçmeden devam ediyor. Hanefi fıkhı, maturidi itikadı ve tasavvuf neşesi dergiye yön veriyor. Saydığım bu temel referansları mezhepler tarihi ve metafizik okumalardan farklı şekillerde mütala etmenizi istiyorum.
Aleme insan olarak gelmek adam olmanın ilk basamağı olabilir ama bu kemale erdirilmezse arzu edilen saadete ulaşılamaz!
Altınoluk dergisi ne yapar?
Ameli salihe teşvik eder ve müslümanlığı efradına cami ağyarına mani tarzda yaşamayı ilke olarak kabul eder.
Derginin baş yazarı olan Lütfi bey eskilerde bazı kelimeleri az kullanırken şimdi o kelimeler selis halinde kaleminden dökülür oldu neler mi :muhavere,meteaddid,vecih,umde,müfsit vb.
İlk sayfaları takip eden okumalar sizi Lütfi Beyin his ve vecd dünyasına taşır ki orada hikmet parıltıları bulur ve gönenirsiniz.
İlahiyat okumalarının yeni dilinin oluşmamasını bunda bir etken olarak görüyorum. Turan Koç hoca DİN DİLİ adlı bir kitap yazmıştı bu konuda hayli nitelikli olan bu eseri okurlarıma hatırlatmayı gerekli görürüm.
İnsanlığın kurtuluşu tevhidde , tevhidin sırrı ihlasta kapak yazısıyla çıkan Kasım ayı dergisinin içeriği hayli zengin bazı yazıları birkaç defa okumanız sizin gönül dünyanıza esenlikler verecek. Murat Kaya beyin yazısı KERAMET DÜŞÜNEREK OKUMAKTADIR başlığını taşıyor ki ne güzel bir ifade .
Emir Şekip Arslan ın ARAPLARA SESLENİŞ kitabını yazısına konu edinen Ali Rıza Temel bu gün yaşadığımız Ortadoğu coğrafyasını ne güzel tasvir ediyor “ şayet islam hamisini yani Osmanlıyı kaybeder de bu toprakların çocukları gavurlara ırgat ve köle yapılırsa o zaman Osmanlıdan kurtulmak için çalışan Araplar, Ademi Merkeziyetçi partizanlar ne yapacaklar?”
Ne yapıp yapmadıkları işte ortada!
Şimdi bu sayıda okuduğum en kapsamlı yazının Dr. Mehmet Büyükmutu ya ait olduğunu belirtmek istiyorum. “ HAYAT SADECE HUKUKU KURALLARDAN İBARET DEĞİLDİR. AHLAKA DAİR HASSASİYETLER VE KAİDELER OLMADIĞI MÜDDETÇE HUKUK KURALLARIYLA AHLAKLI BİR TOPLUM İNŞA EDİLMESİ MÜMKÜN DEĞİLDİR.MEDENİ KANUNLARLA MÜNDEMİÇ YASALARIN TEMİN EDEMEDİĞİ NİZAM VE İNTİZAMI TOPLAM NÜFUSUN BÜYÜK ÇOĞUNLUĞU MÜSLÜMAN DİYE SUÇU İSLAM’A YIKMAK VE İHALEYİ İSLAM’A KESMEK VİCDANSIZCA BİR TAKSUMM,İZANSIZCA BİR YAKLAŞIM VE GÜNAH KEÇİSİ OLARAK İSLAMI SEÇMEKTEN ÖTE BİR ŞEY DEĞİLDİR” . El hak doğru ey Azizan dergiye 0 533 61125 41 den abone olun .