Hayatta ki en büyük sorunlardan biri şüphesiz cehalettir. Çünkü cahil insan her şeyi bildiğini düşünür, her şeye yorum yapar ve haklı çıkmaya çalışır. Yeniliğe kapalıdır, akıllı bir birey araştırır ve öğrenmeyi hedeflerken, cahil birinin amacı aslında bilmediğini, kendi yorum ve düşünceleriyle harmanlayarak karşısındakine sunmak ve kendini yüceltmektir. Aslında cahiller akıllı insanlardır nasıl mı? Çünkü onlar her şeyi bilen, her şeye yorum yapabilen kişilerdir. Şöyle bir düşünecek olursak, aslında bu bir yetenektir. İnsanın bir yönde yeteneği olur, bir konuya hakim olur ve kendisini o yönde ilerletir, cahil insan ise her şeyi bilir bu yüzden onları buradan tebrik ediyorum, fazla zekiler.
***
İnsanın sabrını en çok zorlayan şey, çok bilmiş cahil insanlardır. Laf geçiremezsin, kendini kanıtlayamazsın, ne yapsan da etsen de fayda etmez. O yüzden ne demiş Mevlana, “Cahil kimsenin yanında kitap gibi sessiz ol.” Neden diye soracak olursak, gelin bunun cevabını yine Mevlana’dan duyalım. Örnek alınacak bir büyüğümüz olan Mevlana kendi sözüne farklı bir sözüyle de açıklama yapmış, “Cahille girme münakaşaya. Ya sinirini zıplatır tavana ya da yazık olur adabına.” Cahil bir kişiyle tartışırken, kişi öfkesine kapılıp saygılı olmayabilir, küfürlü veya aşağılayıcı sözler kullanabilir.
***
Cahil etrafa at gözlüğüyle bakar, onun dar bir penceresi vardır. O pencereden ne görüyorsa onu yaşar. Eleştiriye kapalıdır ama eleştirmeyi çok sever. Dünya görüşü bireyseldir. Eğer çevrenizde böyle bir karakter varsa her zaman eleştirileceğinizi unutmayın. Pilot olup uçsanız da, kaptan olup o koskoca gemiyi uçsuz bucaksız denizlerde sürseniz de, kısacası ağzınızla kuşta tutsanız her zaman eleştirileceksiniz. Çünkü bu insanların bir özelliği de beğenmemektir. Aslında içten içe beğeniyorlar ama bir yandan kıskançlık bir yandan da kendilerini daha üstün görmeleri sebebiyle sizi her zaman eleştiri oklarıyla hedef alacak, yaptığınız işi beğenmeyecek, basitleştirecektir.
***
Benim bir hayat felsefem vardır. Herkese de tavsiye ederim. Her şeyden bir şey bil, bir şeyden de her şey bil ve o her şey bildiğin konu senin işin olsun, hayatını o iş üzerinden sürdür. Bunu yaparken de diğer konulara da az çok hakim ol ki, karşılaştığında konuşabilecek 2 kelam sözün olsun. Cahil insan ne yapar, her konuyu dört dörtlük bilir, ondan iyisi olmaz. İddialaşmada da üstlerine yoktur. Onlara tarif gerekmez, çünkü tarif edeceğin şeyi zaten biliyor olurlar.
***
Çok sevdiğim bir söz daha vardır ki, sözün sahibi de çok değerli bir İslam bilgini ve yazarı olan İmam Şafii’dir. Derki, “40 âlimi bir delille yendim, 1 deliyi 40 delille yenemedim.” Bu sözün tanımını şöyle anlatayım. Bazen karşımızdaki insan, yanlış bildiği halde diretmeye devam eder de, sohbeti daha fazla uzatmak istemeyiz. Daha sonrasında da, ‘ben kime ne anlatıyorum ki’ veya ‘haklısın’ deyip bıçak gibi kestiğimiz muhabbetler vardır ya, işte İmam Şafii’nin sözü tam olarak bunun açıklamasıdır. O yüzden, cahille münakaşaya girmeyin ki karşıdan bakan farkınızı anlasın.