Yeni eğitim-öğretim yılının başlamasıyla ilgili bir yazı tasarlarken; Manşet Gazetemizde bir haber dikkatimi çekti… Haber başlığı: Safire’nin zor yaşamı gönüllü öğretmenle değişti…
Yatağa bağımlı bir halde yaşayan, 43 yaşındaki Safire; Berna Öğretmenle tanışmasıyla yaşama tutunuyor... Safire’nin resim yeteneğini keşfeden, resim öğretmeni Berna; şimdide gönüllü olarak okuma –yazma öğretiyor haberi... Bu haber beni iki yaşanmış hikâyeye götürdü. Siyah önlüklü ilkokul yıllarıma ve bugünlere… İlk kahramanımız Erkut Öğretmen… Yokluk dönemlerinin Türkiye’sinde yaşam mücadelesi veren Erkut Öğretmenim… Özürlü çocuğunu tekerlekli sandalye ile okuluna getirip götüren, kucağında taşıyarak merdivenleri tırmanan öğretmenim… Kamburlaşmış sırtından, yüzündeki derin çizgilerden çektiği acılar okunan sevgili öğretmenim… Okula yakın diye tuttuğu kiralık evinden , gelirken ve giderken bu sahneleri görür; çocuk aklımızla üzülürdük… İkinci kahramanımız Gülbahar Hanım… Evde tedavi görmesi gereken ortaokul öğrencisi çocuğuna; evinde eğitim alması için çalmadık kapı bırakmayan bir anne… Gönüllü öğretmenler bulamadığı için hayallerini bu eğitim- öğretim yılına erteleyen bir anne… Erkut Öğretmen, Berna Öğretmen ve Gülbahar Hanım’ı saygıyla selamlıyorum… Öykülerinde, sevgi ve emeğin silinmeyecek izleri var… 2016-2017 eğitim-öğretim yılının; öğretmenlerimize, öğrencilerimize ve velilerimize hayırlı- uğurlu olmasını diliyorum.