Osmanlı'nın baş mühendisi ve dünyaya sayısız muhteşem eser kazandırmış bir mimar 'Mimar Sinan’...
17 Temmuz, büyük ustanın 429. ölüm yıl dönümüydü. 15 Nisan 1489 yılında doğan Mimar Sinan; 17 Temmuz 1588 yılında, 99 yaşında hayata gözlerin yumdu.
Mimar Sinan 92 cami, 52 mescit, 57 medrese, 7 darül-kurra, 22 türbe, 17 imaret, 3 darüşşifa (hastane), 5 su yolu, 8 köprü, 20 kervansaray, 36 saray, 8 mahzen ve 48 de hamam olmak üzere 375 eser yaptı.
Süleymaniye Camii, Mimar Sinan’ın İstanbul’daki en muhteşem eseridir. Kendi tabiriyle kalfalık döneminde, 1550-1557 arasında yapılmıştır.
Mimar Sinan’ın en büyük eseri ise, 86 yaşında yaptığı ve “ustalık eserim” diye takdim ettiği, Edirne’deki Selimiye Camii’dir (1575).
Süleymaniye'nin dört minaresi İstanbul'da yaşamış dört büyük hükümdarı; Fatih Sultan Mehmet, II. Bayezid, Yavuz Sultan Selim ve Kanunî Sultan Süleyman'ı ya da camiyi yaptıranın İstanbul'un fethinden sonraki dördüncü padişah olduğunu temsil eder..
Mimar Sinan’ın sır dolu hikayeleri var... Bunlardan birini anlatacağım.... Geçtiğimiz yıllarda Süleymaniye Camii'nin yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı anlaşılmış.
Hemen Türkiye'nin en yetkin mühendis ve mimarlarından oluşan bir heyet oluşturulmuş. Ortaya bir sürü fikir atılmış. Her kafadan bir ses çıkmış ama sonuç alınamamış.
Tartışmalar sürerken caminin içinde büyük bir karmaşa sürüyormuş. Ülkenin çeşitli bilim kuruluşlarından bir sürü mimar, mühendis kemerleri inceliyormuş. Bu adamlardan biri ortalarda dolanırken, kazara, gizli bir bölme bulmuş.
Bölmede, üzerinde eski yazı olan bir not varmış. Uzmanlara inceletilen kağıdın orijinal olduğu belgelenmiş. Bu kağıt parçası bizzat Mimar Sinan'ın imzasını taşıyan bir mektupmuş. Mektupta yazılanlar günümüz Türkçesine tercüme ettirilince ortaya söyle bir metin çıkmış.
"Bu notu bulduğunuza göre kemerlerden birinin kilit taşı aşındı ve nasıl değiştirileceğini bilmiyorsunuz.
Koca Sinan, kademe kademe, kilit taşının nasıl değiştirileceğini anlatıyormuş. Bu oyuk içinde yer alan bir şişe ve şişe içindeki notta söyle bir şey yazıyormuş: "Her kim bu taş eskidiğinde yenisiyle değiştirmek isterse eski taşın yerine takılacak. Yeni kilit taşının iki tarafından yağlı iple taşı bir taraftan sokup öteki taraftan çeksin ve sonra ipin dışarıda kalan kısımlarını kessin."
Mimar Sinan, sırları ve bilinmeyenleri ile hala tartışılıyor... Mimari zekası günümüze yön veriyor. Japonların yaptıkları gökdelenlerde bile Koca Sinan izleri var.
Bir gerçeği de vurgulayacağım...1935 yılından beri üstad mimarın kafatası kayıp, bulunamıyor...