Mevlana’nın himmeti olsa gerek hayırlı bir niyetle yola çıktım kısa bir hazırlıktan sonra bir pazar sabahı erken Maraş’tan gün ışırken yola çıkıp Urfa’ya doğru yola koyuldum. Yalnız olmadığımı hissediyor yol boyunca erenlerin ışığının üstümde olduğunu da hissediyordum.

           Yol güzel hava mutedildi. Narlı istikametini takip edip otobandan Urfa yoluna revan oldum dağ, tepe geçip yol ayırımını takip edip menzile vasıl oldum. Kente girdiğim istikamet Balıklı Göl civarıydı tepede iki sütun heybetle orada duruyor beni yüzlerce yıl öncesine götürüyordu.

             Nemrut ve Hazreti İbrahim olayını biliyorsunuz işte tam oradaydım ve bir Peygamberin ayak bastığı topraklara vasıl olmuştum dikkatli olmalıydım bu topraklardan insanlığın yüz akı bir Peygamber geçmiş unutulmaz hatıraları nesillere örnek olmuştu.

           Tevhit akidesi insanlığın onurudur işte Hazreti İbrahim bu yolun erdiricilerinin piridir.

         Şanlı Urfa Mevlana Külliyesi Vakfının misafiri olarak Urfa’da bulunuyordum. Araçla yola devam ettim ve kendimi Külliyenin hemen önünde buldum. Vakıf başkanı HAFIZ KASIM SEZER i aradım beni Cemal Uyanık karşıladı ve odama yerleşmeme yardım etti. Hafız POSTNİŞİN olarak Urfa’da Mevlevilik hizmetlerinin önderi ona sağlık ve uzun ömür diliyorum. Kamil yaşa erişen Hafız birikim ve tecrübeleriyle sevilip sayılan bir insan tavırlarıyla bulunduğu yerde varlığını hissettirip insanları aşkla hizmete teşvik edip onları yönlendiriyor.

              Çile yolunda yaşadıklarının benimle paylaşan Hafız” HAMDIM YANDIM PİŞTİM” diyen mevlevilerden.

         Eski bir tarihe sahip olan Urfa Mevlevihanesi bu yüzyılda kadre uğrayan mekanlardan, akibeti Maraş Mevlevihanesi gibi olmamakla beraber oda yıkılmış farlı amaçlarla kullanılmış derken yanlızlığa terk edilmiş. Himmetli insanlar bu duruma razı olmadıklarını zamanla gösterip, Eski Mevlevihaneyi yeniden ihya için yola koyularak bu gün için bölgemize örnek olacak modern tarzda bir Külliye inşa etmeyi başarmışlar.

           Yeni bir üslubun gerekliliği ortada, kadim değerleri günümüz insanına vermenin yolu yordamı üzerinde çokça düşünülmeli işte ben onlardan birini Urfa’da gördüm. Yeni Mevlevihane mekan, tasarım hizmet bağlamında günümüze iyi bir örnek. Beş bin kişilik cami, semahane, müze, konservatuar ,kütüphane, misafirhane, yemekhane , yurt, medrese, çarşı, otoparkla yirmibir dönümlük arazi üzerine kurulu bir yapıdan söz ediyor bunun yakınlarda kuracağımız MARAŞ MEVLEVİHANESİ nede örnek olmasını diliyorum.

         On Yedi Aralık  ŞEBİ ARUS proğramını doksan dokuz yıl aradan sonra Urfa’da icra eden topluluk Hüseyin Fahri DEDE nin Mevlevi Ayini Şerifini icra etti ki tebrike şayan oldu.

          Bu yolculuğumda Hafız  Kasım Sezer, Sabri Kürkçüoğlu, Bahtiyar Arslan, Yahya Sezer, Cemal Uyanık, Selahattin Güler,  Mahmut Çetingil, Bekir Çıkkın, Recai Arslan, Özgür Koç, Hilmi Şenalp, Abdülkadir Taşkın, Abdülkadir Yeşil, Şükrü Üzümcü, Ahmet Yeşildamar, adlı arkadaşları tanıyıp onlarla ülfet ettim kendilerine sıhhat afiyet diliyorum.