‘Öğretmenim dünya klasikleri okumaya başladım. Her kitap bana bir şeyler katıyor. Her birinden ayrı tatlar alıyorum.’
Bu sözlerin sahibi, şu an liseye devam eden bir kız öğrencim... Bu itiraf karşısında da şaşırmadım desem yalan olur. İlkokul ve ortaokul yıllarını takip ettiğim kadarıyla, kitaplarla dost olduğunu pek söyleyemem.
Ama yaşadığı bu süper değişim, beni çok mutlu etti. Gözlerinden ve sesinden de bu heyecanı anladım.
Ben de ortaokul yıllarımda başlamıştım, bu tutkuya… Sefiller… Notre Dame’ın Kamburu… Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok… Suç ve Ceza… Uğultulu Tepeler… İki Şehrin Hikâyesi… Babalar ve Oğullar… Vadideki Zambak…
Bunlar okuduğum kitaplardan sadece bir kaçı…
Her klasik yazarı, kendi ülkesinin o dönemini yansıtıyor.
Örneğin: Victor Hugo, Notre Dame Katedrali’nin yıkılmasını engellemek için, Notre Dame’ın Kamburu’nu yazar. Halkın tepkisi ile katedralin yıkım kararı iptal edilerek, onarım yapılır.
Klasikler… Her biri eşsiz, kendilerine özgü anlatımı ve hikâyeleri vardır. Her okuyan kendine göre farklı bir anlam çıkarabilir hatta okuyanın yaşına, psikolojik durumuna bağlı olarak da bu yorumlamalar değişebilir.
Klasiklerin en büyük özelliklerinden biri yalnızca bir yaş grubu için olmamaları. Bir kitabı, on beş yaşındaki gencin de altmış yaşındaki birinin de keyifle okuyabiliyor olması ona ayrıcalık katıyor.
Güzel bir söz vardır: Klasikler, insanların, hiçbir zaman “Okuyorum” demedikleri, genellikle “Yeniden okuyorum” dedikleri kitaplardır.
Her biri aradan yıllar geçse de yeniden keyifle okunuyor.
Sevgili gençler: Kitap okumanın insanlarının zekâ seviyesini yükselttiği gerçeğini unutmayalım. . Klasikler, insan odaklı eserlerdir. karakterlerin iç dünyalarını keşfe çıkarken, onlarla empati kuruyor böylelikle duygusal zekalarımızı geliştiriyoruz.
Hayal gücümüz zenginleşiyor, insanın ruhu olgunlaşıyor.
Derslerdeki katkısını da unutmayın. Edebi dili daha rahat anlarsınız. Genel kültürünüz artarak, sınavlarda okuma-anlama-yorumlama sorularını daha rahat çözebilirsiniz.
Gençler, kendinize iyilik yapmanın tam zamanı!
Türk ve dünya klasikleri, pandemi günlerinin en iyi dostlarıdır.