İnsan toplum halinde yaşayan bir varlıktır. Toplum halinde yaşamak insan için doğuştan gelen bir özellik olduğu gibi, aynı zamanda yaşama şartlarının da zorunlu kıldığı bir durumdur.

Hayata atılan her insan çok farklı sosyal gruplarla ilişki içinde olacak öylece var olacaktır.

Toplum aralarında kurumlar halinde organlaşmış bağıntılarla karşılıklı yardımlaşma münasebetleri bulunan fertlerden oluşur. Aile, dil, din, ahlak, zanaatlar, bilimler ve devlet kurum olarak varlıklarını her zaman devam ettirirler.

Dışımızda olup bizleri zorlayan ve toplumsal tasavvurlara bağlı olan kurumları esaslı şekilde öğrenmek önceliğiniz olmalıdır. Millet, milliyetçilik, liberalizm, sosyalizm, faşizm, komünizm, laiklik, demokrasi, politika gibi kavramları bedel ödemeden öğrenmek toplumda yaşayan her insan için zorunludur.

Siyaseti ikiyüzlülük olarak gösteren muhterislere asla inanma, kabiliyetin ölçüsünde aktif politikada yer al ki şikâyet edip de kendini kırmayasın.

İnsanlar birlikte yaşamak zorundadırlar.

Tabi ihtiyaçlarımızı el birliğiyle sağlarken fabrikalar, fırınlar, lokantalar, arabalar, uçaklar, santraller ve kitle iletişim araçları durmadan çalışıp üretmekte bizler de maişetimizi temin ederken herkes, öncelikle kendisi ve ailesi için çalışsa bile neticede bütün topluma hizmet etmiş olur.

Gün boyunca, insanlara güzel davran, nezaketi elden bırakma. Yeni tanıştığın kişilere uygun mesafeli ol.

Günlük mesaini, işini, çalışmanı, okulunu, görevini asla savsaklama. Gerçeğe uygun olmayan sebepler ileri sürerek izin veya rapor almaya çalışma.

Sağlıklı ol ki görevini yapabilesin.

Kurumların işleyişindeki kuralları vaktinde öğren, son pişmanlık asla fayda vermez.

Toplantıyı yönetenler süreye çok dikkat etmeli, toplantılar eziyet haline getirilmemelidir.

Toplumda kaş, göz işareti ve fısıltı olmamalıdır.

Telefon kullanımı ve elektronik iletişimde kendini tanıtmak önemlidir. Argo ve küfür yersizdir.